 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/497
K: 1976/522
T: 13.12.1976
DAVA : Evlenmek vaadiyle kızlık bozmaktan sanık (N) nin yapılan yargılama sonunda; beraatine ilişkin Gülnar Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 27.4.1976 günlü hüküm, O yer C.Savcısının temyizi üzerine Yargıtay 5. Ceza Dairesince incelenerek, 22.6.1976 gün ve 2015/1933 sayılı ilamıyla bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 21.9.1976 günlü son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C.Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığının hükmün bozulması istemini bildiren 15.11.1976 gün ve 5/3308 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Evlenmek vaadiyle kızlık bozmadan sanık (N) nin beraatine ilişkin hükmün özel daire sanığın evleneceğim diye kandırıp mağdureyi cinsi temas haricinde şehevi arzularını tatmin ettiği sırada hamile bıraktığı ve doğum yapmakla kızlığının bozulduğu hakkında mağdurenin soruşturma safhasında esasta değişiklik arz etmeyen iddiası, şahadet tabip raporları ve sanığın olaya yakınlığı dolayısıyla samimiyetinden kuşku duyulmasına gerek olmayan hazırlık tahkikatındaki 29.10.1975 tarihli açık ikrarı ve itirafı ile doğrulanmış olduğu halde, yazılı gerekçelerle beraate karar verilmesi isabetsizliğinden bozmuş; mahkeme ise bazı gerekçelerle eski hükümde direnmiştir.
Dosyaya göre, sanığın mağdureyi evlenme vaadiyle kandırıp cinsi ilişki kurarak hamile bırakıp doğum sonucu kızlığını bozduğu anlaşılmıştır.
Olayda kızlık zarı evlenme vaadiyle kandırılıp cinsi ilişki sırasında yırtılmamış fakat mağdurenin bu münasebetten gebe kalarak çocuğunun doğumu sırasında yırtılmış olması sebebiyle T.C.K. 423. maddesi muvacehesinde kızlık bozulmuş sayılır ve böylece suçun oluştuğunun kabulü gerekir.
Yargıtay'ın kararlılık gösteren içtihatları da bu yoldadır.
Bu itibarla C. Savcısının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 13.12.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.