 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/485
K: 1976/507
T: 29.11.1976
DAVA : Görev sırasında hakaretten sanık (M)nin yapılan yargılaması sonunda; beraatine ilişkin (Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 8.3.1976 günlü hüküm, katılan vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesince incelenerek, 6.5.1976 gün ve 3228/3261 sayılı ilamıyla bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 23.9.1976 günlü son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi katılan vekili tarafından istenilmiş, evvelce koşulu da yerine getirilmiş olduğundan dosya C. Başsavcılığının hükmün onanması istemini bildiren 9.11.196 gün ve 4/7042 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Görev sırasında hakaretten sanık (M) hakkında yapılan yargılama sonunda; beraatine ilişkin olarak verilen hükmü özel daire; sanığın adalet komisyonu başkanlığına verdiği 21.2.1974 tarihli dilekçede müdahil için "Ankara İcra Dairesinde adı çeşitli işlere karışmış bir katip olduğu, bilumum icra daireleri arasında hakime ispiyonculuk yaptığı, yaşantısının normal olmadığı, hakimden aldığı kudrete, temin ettiği menfaate ve onunla arasındaki ilişkiye göre..." şeklinde sarfettiği sözlerin onu küçük dürüşürücü nitelikte olduğu ve bu suretle suçun sübuta erdiği gözetilmeyerek yazılı düşünce ile beraat kararı verilmesini yasaya aykırı bularak bozmuş, mahkeme ise bazı düşüncelerle evvelki kararında direnmiştir.
1 - Davaya konu 21.2.1974 tarihli dilekçede sanığın davacı için sarfettiği sözlerin şikayet hakkının kullanılmasından mı? ileri geldiği,yoksa bu hakkın aşılarak hakaret kastı ile mi? hakaret ettiğinin anlaşılabilmesi için öncelikle bu dilekçenin verildiği Adalet Encümenince şikayet üzerine davacı başkatip hakkında ne işlem yapıldığının sorulması ve bu kovuşturma sonucunun beklenilmesi bundan sonrada iddia ve münfaa ile delillerin tüm olarak takdiri gerekir.
Oysaki mahkemenin; ileri sürdüğü gerekçelerle ve şikayetin, muhatabını bir parça küçük düşüreceği gibi bir gerekçe ile şikayet hakkının kötüye kullanılmasında da cevaz verecek bir görüş ile bu hususu araştırmadan eylemde suç kastı olmadığı yolundaki takdiri usule ve yasaya aykırı görülmüştür.
Bu itibarla müdahilin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
2 - Çoğunluğa karşı olan görüş; a) Üyeler (İ.Ü.), (C.K.V.), (M.K.B.) söz konusu dilekçede sanığın kullandığı ibarelerin şikayet hakkının da ötesinde davacıyı küçük düşürücü nitelik taşıdığı anlaşıldığından hükmün dairece bozması doğrultusunda bozulmasına,
b) Üyeler (C.S.), (Y.S.G.)R ise; dosyaya, toplanan delillere, olayların seyrine, dilekçe kapsamına göre, eylemde suç unsuru görmeyen mahkemenin kabulünde yasaya aykırı bir yön bulunmadığından hükmün onanmasına, karar verilmesi yolunda oy kullanmışlardır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki isteğe aykırı olarak hükmün BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine 29.11.1976 gününde üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.