 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/332
K: 1976/356
T: 13.09.1976
DAVA : Görevde memura hakaretten sanık (F)nin yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin Gemerek Asliye Ceza Mahkemesi'nden verilen 13.2.1976 günlü hüküm, sanığın temyizi üzerine Yargıtay 4. Ceza Dairesince incelenerek, 7.4.1976 gün ve 2549/2537 sayılı ilamiyle bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 9.6.1976 günlü son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C.Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığının hükmün bozulması istemini bildiren 5.7.1976 gün ve 4/5213 sayılı tebliğnamesiyle başkanlığa gönderilmekle ceza genel kurulunca okundu gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Vazifede memura hakaretten sanık (F) hakkında yapılan duruşma sonunda TCK.nun 266/1,59 ve 647 sayılı kanunun 4. maddesi gereğince mahkumiyetine ve para cezasının ilk taksidi 208 lira 50 kuruş diğerleri 250'şer liralık eşit taksitlerle bağlanmasına biri ödenmezse diğerlerinin tamamının ödenmesine 647 sayılı kanunun 6. maddesinin tatbikine yer olmadığına ilişkin olarak verilen hükmü, özel daire; yerinde görülmeyen sair itirazların reddine ancak; tayin olunan ağır para cezasının taksit sürelerinin gösterilmemesini, yasaya aykırı bularak bozmuş, mahkeme ise bazı gerekçelerle ve özellikle bu eksikliğin gerekçeli kararında yerine getirdiğinden bahisle evvelki kararında direnmiştir.
a) Hükmün esasını oluşturan ve sanığın yüzüne karşı açıklanan ve anlatılan kısa kararda 647 sayılı kanunun 5. maddesinin amir hükmüne rağmen para cezasına ilişkin taksit sürelerinin açıklanmadığı görülmüştür. Bu husus ise usule ve yasaya aykırıdır.
Bu yasal eksikliğin sonradan gerekçeli kararda giderilmesi ihlal edilen nizamı iade edemiyeceği gibi;
b) Direnme kararında da 647 sayılı kanunun 6. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına ve tecil talebinin reddine ilişkin olarak verilen hükmün T.C.Anayasasının 135/son ve usulün 32. maddelerine aykırı olarak yasal gerekçeden yoksun olduğu anlaşılmıştır. Tecile ilişen isteğin reddi halinde 7.6.1976 tarih ve E. 3/4, K.3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı karşısında yasal gerekçe göstermek zorunlu olduğu gibi, istek olmasa bile madem ki mahkeme re'sen bu hususu incelemeye lüzum görmüş o halde bu yolda olumlu veya olumsuz karar verirken yasal gerekçesini de hüküm yerinde açıklaması icabeder. Yargıtay Ceza Genel kurulunun benimsediği son görüş ve içtihad da bu yoldadır.
Bu itibarla C.Savcısının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme hükmünün her iki yönden de bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki istek gibi direnme hükmünün 1 - Tayin olunan ağır para cezasının taksit sürelerinin gösterilmemesinin ve 2 - Yasal gerekçeden yoksun olarak 647 sayılı kanunun 6. maddesinin tatbikine yer olmadığı ve tecil talebinin reddi yolunda hüküm kurulmasının yasaya aykırı, bulunduğu gerekçeleriyle BOZULMASINA 13.9.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.