 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/303
K: 1976/320
T: 05.07.1976
DAVA : Adam öldürmek, bu suçu işlemeye azmettirmekten sanık (N), (H) nin yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüklerine ilişkin Kadıköy Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilen 2.6.1975 günlü hüküm re'sen temyize tabi olup, sanıkların temyizleri üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesince incelenerek 25.11.1975 gün ve 2707/3763 sayılı ilamıyla bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 15.3.1976 günlü son hüküm re'sen temyize tabi olup, Yargıtay'ca incelenmesi C.Savcısı ve sanık (N) tarafından istenilmiş sanık yönünden koşulu da yerine getirilmiş olduğundan dosya C.Başsavcılığının hükmün bozulması istemini bildiren 14.6.1976 gün ve 1/2057 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle ceza genel kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Taammüden adam öldürmekten sanık (H)nin TCK.nun 450/4- 7, 59; sanık (N)nin de TCK.nun 64/1, 450/4-7 ve 64/son fıkrasınca mahkumiyetine ilişkin hükmü özel daire sanıklar hakkında son soruşturmanın açılması kararında TCK.nun madde 450/7 den dava açılmadığı gibi C.Savcısı esas hakkındaki savunmasında, 450/7 den mahkumiyet istemiş bulunmamasına göre, sanıklar CYUK.nun madde 258' e göre ek savunma durumuna getirmeden sanıklara TCK.nun 450/7 bendinin de uygulanması isabetsizliğinden sair yönleri incelenmeksizin bozmuş, mahkeme ise TCK.nun 64, 450/4. maddelerince dava açıldığını ayrıca 7. bendin uygulanmasında ceza sonucuna etkili olacak bir durumun doğmayacağını ileri sürerek önceki hükümde direnmiştir.
CMUK. nun 258. maddesinde (maznun suçun hukuki mahiyetinin değişmesinden önce haber verip de savunmasını yapabilecek bir halde bulundurulmadıkça son soruşturmanın açılmasına, dair olan kararda veya hukuki amme davasının açılmasına mütedair bulunan iddianamede gösterilen kanuni unsurları muhtevi suçun temas ettiği kanun hükmünden başkasiyle mahkum edilemez hükmü ile suçun hukuki niteliği ve unsurlarının değişmesi halinde sanığa ek savunma hakkı tanınmasının gerektiği açıkca gösterilmektedir. Ayrıca TCK.nun 450. madde bendlerinin birbirinden ayrı olarak veya birlikte uygulanması halinde ceza sonucuna etkili bir durum doğabilir. Örneğin kanun koyucu Af Yasası çıkardığı sırada bu bendlerden birini Af Yasası kapsamına alarak diğerini dışında bırakabilir.
Bu bakımdan o yer C.Savcısı ve sanık (N) nin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan direnme hükmünün öncelikle bu yönden bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle re'sende temyize tabi bulunan direnme hükmünün istek gibi öncelikle CMUK.nun 258. maddesine göre sanıklara ek savunma hakkı verilmemesi isabetsizliğinden BOZULMASINA, depo parasının geri verilmesine 5.7.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.