 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/199
K: 1976/209
T: 26.04.1976
DAVA : Davaya katılan İ'nin değirmenine akan suyu çevirerek kendi arazisine akıtmak suretiyle müdahalede bulunan sanık A'nın üzerine atılan suçun iddianamede nitelendirildiği gibi TCK.nun 309/1. maddesine uyan bir suç olmadığını ileri süren mahkeme, eylemin İcra İflas Kanununun 343.maddesine uyduğunu kabul ile, kamu davasının aynı yasanın 347.maddesi gereğince zamanaşımından düşürülmesine karar vermiştir.
Özel Daire Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 3.7.1972 günlü ilamına göre, davacının değirmenine akan suyu çevirerek kendi arazisine akıtmak suretiyle müdahalede bulunan davalının iş bu müdahalesinin men'ine karar vermiştir. Şikayet konusu eylemin sübutu halinde İİK.nun 342. maddesi delaletiyle TCK.nun 309. maddesinin kapsamına girdiğinden için esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken fiilin niteliği değiştirilerek zamanaşımı nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi isabetsizliğinden bozmuştur.
Mahkeme davaya konu olan suyun genel bir su olduğunu müdahilin arazisinden çıkmadığını sahibinin müdahil bulunmadığı ancak bu umumi sudan diğerleri gibi müdahilin de istifade ettiği, bu nedenle taşınmaz mal sayılamıyacağını ve suçun TCK.nun 309. maddesine girer nitelikte olmayıp İİK.nun 343. maddesine temas edeceğini açıklayarak önceki hükümde direnmiştir.
Çözümlenmesi gereken husus, İcra Dairesinin alacaklıya tebliğ ettiği Sulh Hukuk Mahkemesi'nden men kararına konu olan genel suyun gayrimenkul olarak kabulünün mümkün olup olmadığıdır. Türk Medeni Kanununun 632. maddesinde gayrimenkulün konusu 1 - Toprak 2 - Tapu kütüğünde ayrıca kayıt olan bağımsız ve sürekli haklar 3 - Özel yasaya göre kat mülkiyetine konu olan bağımsız bölümler 4 - Özel yasa hükümleri saklı olmak üzere madenler olarak gösterilmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere İcra dairesi marifetiyle alacaklıya (müdahile) teslim edilen şey, ormandan çıkıp bir çok arazi bölümünden geçtikten sonra alacaklının (müdahilin) değirmenini çalıştıran genel sudan intifa hakkıdır. Müdahilin tapusu da yoktur. Gayrimenkulün aynına ilişkin bir meni müdahale kararı söz konusu değildir. Alacaklının sudan yararlanma hakkı Sulh Hukuk Mahkemesi ilamı ile hükme bağlanmış ve ilamın yerine getirilmesi sırasında İİK.nun 342.maddesinde yazılı olduğu şekilde herhangi bir gayrimenkul müdahile icra yoluyla teslim edilmemiştir. Böyle bir teslim olmadığına göre 342.maddenin öngördüğü TCK.nun da İİK.nun 343. maddesine aykırı davranışta bulunmak hali mevcut olup, aynı yasanın 347. maddesince dava kısa zamanaşımı süresine bağlı bulunmaktadır.
Hal böyle olunca, doğru bulunan direnme hükmünün katılanın temyiz itirazlarının reddiyle onanmasına karar verilmelidir.
Bu görüşe katılmayan Üye M. öncelikle dava konusu suyun davacı lehine tapuda kaydı olup olmadığının mahkemece araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle soruşturma noksanlığından direnme hükmünün bozulması yönünde oy kullanmıştır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme hükmünün isteğe aykırı olarak ONANMASINA, depo parasının gelir kaydına, üçte ikiyi geçen çoğunlukla 26.4.1976 gününde karar verildi.