 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1976/13
K: 1976/28
T: 02.02.1976
DAVA : Hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif etmekten sanık İ. Koçak ve C. Bıçakçı'nın yapılan yargılanmaları sonunda; beraetlerine ilişkin Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilen 25/6/1975 günlü hükmün C. Savcısının temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesince incelenerek, 23/9/1975 gün ve 5345/5657 sayılı ilamıyla bozulup yerine geri çevrilmiştir.
İlk hükümde direnmeyi kapsayan 24/11/1975 günlü son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C. Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan dosya C. Başsavcılığı'nın hükmün onanması istemini bildiren 12/1/1976 gün ve 8/9248 sayılı tebilğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif etmekten sanık İ. Koçak ve C. Bıçakçı hakkında yapılan yargılama sonunda; beraetlerine ilişkin olarak verilen mahkeme hükmünü özel daire:.. Kamu davasına konu olan sanıklardan C. Bıçakçı'ya ait dosyada mevcut 16/2/1975 tarihli açıklamada (Ülkemizde Orman Kanunu ortamı yaratmış olan Irmak Hükümeti yönetimindeki ilk olay değildir. Bu olay öğretmenlerin dövülmesi sistemli biçimde sürdürülen baskınlar, cinayetler zincirinin bir halkasıdır) tarzındaki ifadede yer alan sözlerden hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif, kastı ve saiki anlaşılıdğı halde vak'aya uymayan ve inandırıcı olmayan bazı isabetsiz düşüncelerle yazıyı şekilde de beraete hüküm verilmesini yasaya aykırı bularak bozmuş, mahkeme ise bazı gerekçelerle evvelki hükmüde direnmiştir.
1 - Suç konusu yazının bir bütün olarak incelenmesinde, Irmak Hükümetinin değil, saldırıcı bir gurubun hedef alındığı, hükümetin ise bu grubun meydana getirdiği olaylar karşısında seyirci kaldığı yolunda bir eleştirisi yapıldığı anlaşılmaktadır. Orman Kanunu ortamı vukua gelen bu olayların yarattığı kanunsuz davranışların tümünü ifade etmektedir ki bunun hükümet tarafından yaratıldığı gibi bir sonuca varmayan bildiri kapsamı elverişli görülmemektedir.
Sanıklarda aşamalardaki savunmalarında hükümeti amaç edinmediklerini özellikle belirtmektedirler.
Böylece mahkemenin yazıda anılan suç unsurunun oluşmadığı yolundaki kabulü dosya münderecatına, usulen ve yasaya uygun bulunmuştur.
Bu itibarla C. Savcısının temyiz itirazlarının reddi ile beraete ilişkin direnme hükmünün onanmasına karar verilmelidir.
2 - Çoğunluğa karşı olan görüş ise; yazının tümünün bir olaya hedef olması için de olsa belirli kişilere veya müesseselere tecavüze hak bahşetmeyeceğine, bu yazıda da Töb-Der. toplantılarına yapılan saldırılar kınanırken bu bahane edilerek Irmar Hükümetinin "Orman Kanunu ortama" yarattığı açıkça belirtilmesine bu ibarenin bizatihi küçük düşürücü bir nitelik taşıdığının söz götürmemesine böylece bir yerde eleştiriden çok ileri gidilmek suretiyle hükümet hedef alınarak manevi varlığına hakaret edilmesine göre; direnme hükmünün özel daire kararı doğrultusunda bozulmasına karar verilmesi gerektiği yolundadır.
SONUÇ : Açıklanan nedenle tebliğnamedeki istek gibi direnme hükmünün ONANMASINA, 2.2.1976 gününde üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.