 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1976/6406
K: 1977/2086
T: 23.02.1977
DAVA : Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 119 parsel sayılı 6340 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz miras yolu ile gelen kazandırıcı zamanaşımına ulaşan zilyedliğe ve bir kısım mirasçıların pay satışlarına dayanılarak davacı ve davalı taraf adına tesbit edilmiştir. İtirazları tapulama komisyonunca red olunan davacılar (C) ve (M) parselin kök miras bırakandan kaldığını ve iştirak halinde bulunduğunu, bu sebeple pay satışlarını geçersiz olduğunu belirterek dava açmışlardır. mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı (K) tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın kök miras bırakan (H)den mirasçılarına kaldığı yönünde taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, mirasçılardan bir kısmını mirasçı olmayan davalıya yaptıkları satışın geçerli olup olmadığı yönünde toplanmaktadır. Miras bırakan (H) 1953 yılında ölmüştür. davacılardan başka mirasçıları da vardır. İştirak halinde mirasçılardan bir bölümünü iştirak devam ettiği sürece Medeni Kanunun 630. maddesi hükmü uyarınca, pay üzerindeki tek başlarına tasarrufları olanaksızdır. 3. kişinin müdahalesinin önlenmesi gibi iştirake konu şeyi koruyucu nitelik taşıyan davalar dışında hakka etkin dava açılması ve buna benzer işlemler, ya mirasçıların tümünün davaya katılmaları ya da miras şirketine bir temsilci tayin ettirilerek yapılmalıdır. Bu yön dava şartlarından olup mahkemece re'sen gözönünde tutulur. Mahkemece bu yön gözetilmeden mirasçılardan bir kısmını açtığı davaya bakılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve 766 sayılı Tapulama Kanununun 73. maddesi uyarınca harç alınmasın mahal olmadığına 23.2.1977 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.