Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1976/6024
K: 1976/9292
T: 01.11.1976
DAVA : Davacı (Ce) avukatı; müvekkilin altılı ganyan oynadığını, gişe memurunun görevini kötüye kullanarak bedeli bordroya işlemediğini ve bahsin gider nüshalarını yırttığını bu nedenle değerlendirmeye girmediğini ileri sürerek 183.433 liranın alınmasını, diğer davacı (T) avukatı da; müvekkilinin altılı ganyan oynayıp kazandığını ancak davalının önceki hafta bilen olmadığı için kendi oynadığı haftaya aktarılması gereken miktarı dava açıldığından söz ederek vermediğini ve (Ce) nin bahse katıldığı ve kazandığını kabul edilemiyeceğini ileri sürerek 183.433 liranın faiziyle birlikte alınmasını istemişlerdir.
Yapılan yargılama sonunda; Dava ceza dosyası ve belgelerle sabit olduğundan 183.433 liranın davalıdan alınarak davacı (T)ye verilmesine, ihtiyati tedbirin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, diğer davacı (C)nin davasının reddine karar verildiğine ilişkindir.
Temyiz eden: Davacı (C) avukatı.
Temyiz eden: Davalı avukatı.
Dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Uyuşmazlık davalık Jokey Kulubü ile davacı (Ce) arasında altılı ganyan bilet satışından doğmuştur. Davacı, 21.2.1972 gününde gişeden altılı ganyan bileti almış ve bunda kazanan atların hepsini seçebildiği için 183.433 lira ödülü kazanabilme hakkını sağlamıştır. Elinde oynadığı biletin (c) kuponu doğru bir biçimde yazılmış durumdadır. Bu kuponu davalı Kulüp'e götürdüğünde kendisine gişeden gönderilmesi gereken A - B kuponlarının gönderilmediği böyle bir oynama bulunmadığı açıklanarak bu ikramiyenin 7.3.1971 günlü sonradan yapılan koşuya aktarıldığı açıklanmıştır. Gerçekten bir koşuda altılı ganyan bilinmese o koşunun ikramiyesi tüzüğe göre sonraki koşuya aktarılır. Olayda oynan biletin A ve B kuponlarının gişe memurunda kalıp imha edildiği, bilet parasının zimmete geçirildiği anlaşılmaktadır. Gişe memuru bu yüzden Ceza Mahkemesine gönderilip T.C. Yasasının 510. maddesi ile hükümlendirilmiştir. 21.2.1971 günü yapılan koşuda sağlanan gelirin tutarında uyuşmazlık yoktur ve kulüp bu tutarı bilen varsa ona, yoksa sonraki ilk koşuda kazanana ödemek zorundadır. Fakat savunmada bir yandan tüzük hükümlerince sorumlu olmıyacağı ileri sürülürken bir yandan da açıklanan hukuk nedenlerine ve davacı (Ce) nin davasının hukuki esasına itiraz edilmektedir. Savunulan Tüzüğün 20. maddesinin olaya ilişkin buyruğu aynen şu biçimdedir. "... veya A - B nüshaları münderecatı birbirine uygun olmayan veya yanlış ve hatalı doldurulan veya bedeli noksan veya fazla olarak yaptırılan veya Yarış Müessesesince yetkili kılınan şahıslar tarafından alındığı halde oyunun mevzuu bulunduğu birinci koşunun başlamasından evvel (A) nüshası Yarış Müessesesince tayin olunan mahallere vasıl olmayan biletler değerlendirmeye dahil edilmez. Bu bilet hamilleri yarış müessesesinden hiçbir hak iddiasında bulunamazlar." Savunmanın esası bu kurala dayanmaktadır. Oysa sonradan değiştirilen bu kural biletin belli koşu saatinden sonra ulaşması durumuna ilişkindir. Nitekim davalı kulüp temyiz dilekçesinde gişedeki görevlinin görevinin yapılmasındaki aksaklığın bu kuralla öngörülmediğini onu kapsamadığını benimsemiştir.
Hakim dava dilekçesinde ileri sürülen olayları Usulün 76. maddesi hükmünce değerlendirerek uygun hukuki esası bulup zararı da doğrudan doğruya değerlendirerek hüküm altına almak zorunluğundadır. Esasen Borçlar Yasasının 41. maddedeki kuralları haksız eylem tazminatına ilişkin olup doğrudan doğruya sözleşmeleri kapsamamakta fakat bu kurallar dolaylı bir biçimde sözleşmeye aykırı davranış durumlarında benzetme yoluyla uygulanır ve bu uygulama zorunludur. (Bakınız: Oser - Schönenberger, B. Hukuku, R. Seçkin çevirisi Cilt 2 - Sh. 344 No. 14) hal böyle olunca dava dilekçesinde açıklanan olayları hakimin değerlendirerek orada yazılı Borçlar Yasasının 55. maddesi yerine Bu madde yanlış ileri sürülmüştür. 100. maddesini uygulaması gerekir. Bu hakime yüklenen bir ödevdir.
Davalı Jokey Kulübü, bir kamu işlemi, özel yasa buyruğuna göre kendisine verilmiş tüzel kişiliktir. Tüzel kişiler yaptıkları işlemlerde tıpkı özel kişiler gibi doğan zararlardan sorumludurlar. Gişe memuru, davalının hizmet sözleşmesi ile çalıştırdığı kimsedir. Ona aradaki hizmet sözleşmesi uyarınca kulüp adına üçüncü kişilerle Kulubü bağlayıcı sözleşme yapılması yetkisi verilmiştir. Bu yetki uyarınca yapılan sözleşmenin bir bölümü başka yardımcılar tarafından değerlendirilecek olsa bile Kulübü bağlar. Kulüp gişe memurunun yardımcı kişi olarak üzerine yüklediği borcun yerine getirilmesinden sorumludur. Çünkü işinin yapılması görevini ona vermiş fakat görevliye yükletilen borç ağır kusurla yerine getirilmemiş ve suç niteliğindeki kusurlu davranışı nedeniyle Ceza Mahkemesinde hüküm giymiştir. Bu esasa göre Kulüp Borçlar Yasasının 100. maddesi hükmünce davalı (C) ye verdiği zarardan sorumludur. Kulüp Tarım Bakanlığı'na 6132 Sayılı Yasa ile verilmiş ve souncu bakımından Tekel hakkını da kapsayan görevi üzerine almış ve bu görevi (At yarışları Müşterek Bahisler) Tüzüğü uyarınca yerine getirmekle yükümlü bulunmuştur. Bu hak gerek koşuyu yapmakta gerek ikramiye işlerinde onun tekeli altındadır. O halde Tüzüğün 20. maddesinin Kulübe sağladığı bağışıklık Borçlar Yasasının 100. maddesinin 3. fıkrası karşısında geçersizdir hükümsüzdür.
Bir Yasanın açık buyruğuna aykırı olan veya orada yasaklanmayan fakat yasanın buyruğundakinin aksine olan tüzük ve yönetmelikler geçerli değildir. (Bakınız: Dr. Recai Seçkin Hukuk Kurallarını uygulamada Hukuk ve Ticaret Mahkemelerinin Anayasa'ya dayanan Kurallarını uygulamada Hukuk ve Ticaret Mahkemelerinin Anayasa'ya dayanan Kural Belirtme yetkileri ve Geçerli olmayan Tüzük gibi idari düzenleyici işlemler yerine daha üstün olan kuralı uygulama ödevleri, İmran Öktem'e armağan - 14 Sh. 93-95-1973).
Mahkeme bu durumda geçersiz olan tüzük yerine Anayasa'nın 132. maddesinin buyruğuna uyarak düzenleyici Hukuk İşleminde geçerli olan üstün kuralı Borçlar Yasasının 100. maddesini uygulamakla yükümlüdür. Adalet Mahkemesi, Hukuk Genel Kurulunun ve Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre, davayı durdurarak Tüzük veya Yönetmelik Kurallarının yasaya aykırı bölümünün iptali için yanların idare mahkemesinde dava açmasını isteyemez. Hukuk Genel Kurulunun 26.6.1963 günlü kararıyla Dairemizin 25.1.1963 gün ve E. 62/2038, K. 633 ve 25.5.1964 gün E. 963/11089, K. 2980 ve 30.9.1969 gün ve E. 6935, K. 8048 Sayılı Kararları bu yoldadır.
O halde Kulübün Borçlar Yasasının 100. maddesiyle kendisine yüklenen bu yasal ödevi tüzüğün bir maddesine dayanarak red etmeye kalkışması yasa kuralına aykırı olup üstün olan kural uyarınca tüzük hükmü üçüncü kişileri bağlamaz. (Ce)nin zararı yasa kuralları uyarınca Kulüpce ona ödenir. Davalı yasa hükmüne göre rücu olanağı varsa adamına döner. Tüzüğün koyduğu kuralın aksi yolda olduğu benimsenmiş olsa bile sonuç budur.
Davada davacı (Ce) açıkça olayları belirtmiştir. Olaylara uyan kural Borçlar Yasasının 100. maddesidir. Sonradan verdiği dilekçede telahuk eden bu haklardan başka birine dayanılması işin esasını değiştirmez. Çünkü dava edilen Kulüptür ve o sözleşmenin sağladığı borçlara aykırı davranmıştır. Ortada dayanılan hukuki esastan vazgeçme durumu yoktur. Davacı (Ce) ister Kulüble aradaki sözleşmeye, isterse onun adamının haksız davranışına, eylemine dayanmış olsun sonuç değişmez. Hakim ya sözleşmeye veya haksız eyleme dayanan isteği zararı giderecek biçimde karara bağlamakla yükümlüdür. Bu esasa göre davacı (Ce) nin isteğinin hüküm altına alınmamış olması usul ve yasaya aykırıdır.
2 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle Yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davacı Kulübün temyiz itirazlarının reddi gerektir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 1. bentte gösterilen nedenle davacı (Ce) yararına BOZULMASINA, davalı Kulübün temyiz itirazlarının 2. bentte gösterilen nedenle reddine ve davacı (Ce) yararına takdir edilen 1.000 lira duruşma avukatlık parasının davalıya yükletilmesine, peşin harcın istek halinde geri verilmesine 1.11.1976 günündün oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini