Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1976/7875
K: 1976/9071
T: 28.09.1976
DAVA : Taraflar arasındaki davada davacı muristen intikal edip taksim gören taşınmazda, davalının kendi kısmına çatı yaparak elattığını önlenmesini istemiştir davalı ise yersiz davanın reddini savunmuştur. Mahkemede, davayı haklı görüp kabulüne karar vermiştir.
Karar süresi içinde davalı tarafıntan temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Dava konusu taşınmaz tarafların ortak miras bırakanlarına ait bulunan 1291 tarihli tapu kapsamına giren bir "bab hane" den ibarettir.
Miras bırakandan kalan "konak" niteliğnideki bir evni dört mirascı arasındaki haricen taksim edildiği, miracılardan her birinin kendisine düşen bölümü kullandığı hususunda uyuşmazlık yoktur.
Davacı, davalının kullanmakta olduğu bölümünün üstüne sactan bir "çatı" yaptığını, bu yüzden kendisinin tasarrufunda olan kısmın kapı ve pencereleri kapanarak "hava" ve "ışık" almaktan yoksun kaldığını ileri sürerek bu durumun önlenmesini istemiştir.
Davaya konu olan olayda ortak taşınmaz üzerindeki ev "kullanma" yönünden haricen taksim edilmiş, taraflar bu evin "belirli bölümlerine" yerleşerek yaralanmayı öngörmüşlerdir. Tapu kütüğünde "ortaklık" veya "iştirak" durumu sürdürülmesine rağmen "kullanma" konusunda ortaklar arasında bir "bölünme" veya "parçalanma" olmuştur. Bir başka değimle ve eski terimle ortaklar arasında "kayden şayi, fiilen müstakil" olarak ifede edilen "özel bir durum" yürürlüğe konulmuştur.
Taraflar ile davada yer almayan öteki ortakların dahi kabul ettikleri bu fili durum Medeni Kanunun 624 ve 630. maddeleri uyarınca geçerlilik tanınması zorunludur. Ortak taşınmazın yukarda belli edilen şeklide kullanma ile ilgili bir taksime tabii tutulduğu gündeki durumunun değiştirilmemesi, taksim tarihindeki "asli heyetinin" korunması bakımından açık bir kısıtlama veya sınırlandırmanın mevcut olmaması takdirinde uyuşmazlığa medeni kanunun 624/2. maddesinin uygulanması olanağı yoktur. Mahkemece bu yön araştırılmadan, ortaklardan her birinin ortak taşınmazı "olduğu gibi" kullanmak zorunda olduğu ve bir çivi çakmanın bile yasak olduğu saptanmadan davalının çatı yapmaktan ibaret olan "olağan" sayılması gereken hareketinin önlenmesine karar verilmesi doğru değildir.
Ayrıca ortak taşınmazın kullanılmasıyla ilgili bu anlaşma sonunda ortaya çıkan fiili durum nedeniyle taraflar "komşu olmuşlardır. Komşu sayılan kimselerin taşınmazlarını kullanırken saygı göstermek zorunda olduklarını ilkeler Medeni Kanunun 661 ve sonraki maddelerinde açıklanmıştır. davada yukarda sözü edilen kanunun 661. maddesinde yazılı koşullar ile 662 maddede öngörülen "komşu arsasına" tecavüz etmek veya üzerindeki yapıyı "tehlikeye sokmak" gibi haller yoktur. dava konusu taşınmaz köyde olduğuna, İmar Kanununun uygulama alanı dışında kaldığına ve esasen bu kanuna aykırılık teşkil eden bir durumun varlığından söz edilmediğine göre olaya Medeni Kanunun 663. maddesinin uygulanmasıda düşünülemez.
Davalının kullandığı bölümün korunması ve kulanılması yönünden çatı yaptırmasının gerekli olup olmadığı, böyle bir şeyin yapılmasından ötürü davacının kullandığı kısmın hava ve ışıktan yararlanmasının ciddi ve esaslı şeklide halele uğrayıp uğramadığı, ortada hakkın -açıkça- kötüye kulanıldığını yani sırf davacıyı tedirgin etmek ve zarar sokmak amacıyla "gereksiz olarak" yapılan bir durum ve davranışın var olup olmadığı hususları bu konuda yetenek sahibi olan bir kimseye etraflı olarak incelettirilmeden yüzeyde kalan ve bir marangozun yetersiz olan açıklamasına dayanılarak davanın kabul edilmesi yolsuzdur. Hükmün yukarda yazılı nedenlerle HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.9.1976 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini