Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
1. Ceza Dairesi
E:1976/3458
K:1976/3602
T:11.11.1976
  • ANAYASA MAHKEMESİ İPTAL KARARININ YÜRÜRLÜĞÜ
  • CEZALARIN TOPLANMASI
  • AF YASASI
ÖZET:Anayasa Mahkemesinin 21.9.1976 tarihinde yürürlüğe giren kararıyla 1803 sayılı Af Yasasının 6. maddesinin 3. paragrafı iptal edilmiş olduğuna göre ad: geçen yasanın bu tarihe kadar yürürlükte bulunan hükmüne uygun olarak verilen karar doğrudur.
(334 s. Anayasa m. 152)
(765 s. TCK m. 71/2, 77)
(1803 s. Af K m. 6/3)
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/6/1976 tarihli kararı ile 30 sene ağır hapis ve Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/7/1974 tarihli içtima kararı ile 24 sene ağır hapis ve Sinop Ağır Ceza Mahkemesinin 9/4/1976 tarihli kararı ile 10 ay hapis ve 1250 lira ağır para cezalarına hükümlü Halinin işbu cezalarının TCK.'nun 77. maddesi gereğince birleştirilerek neticeten 36 sene ağır hapis ve 1250 lira ağır para cezası suretinde infazına dair İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen. 17/9/1976 günlü kararın (TCK.nun 7 1/2. maddesi hükmüne tevfikan; 24 seneden aşağı olmamak üzere en az iki ağır hapis cezasına mahkumiyet halinde, müebbet 268 ağır hapis cezası tatbik olunacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar ittihazında isabet görülmediğinden CMUK.nun 343. maddesi gereğince mezkür kararın bozulması) Adalet Bakanlığının 4/11 / 1976 gün ve 45788 sayılı Yazılı Emrine atfen ihbar ve dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından 9/11/1976 gün ve Y. E. 787 sayılı tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1803 sayılı Af Yasasının 6. maddesinin 3. paragrafı Anayasa Mahkemesinin 24/6/1976 gün ve 12/38 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve bu karar 21/9/1976 günlü Resmi Gazete'de neşredilmiştir.
Anayasanın 152. maddesine göre iptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamayacağı gibi eğer neşirden sonraki bir yürürlük tarihi Anayasa Mahkemesince kararlaştırılmamışsa iptal kararlarının Resmi Gazete ile yayınlandığı tarihte yürürlüğe gireceği ve bu iptal hükmünün geriye doğru işleyemeyeceği de saptanmış bulunmaktadır.
Yazılı Emre dayanan tebliğnamede biri 19/7/1971 tarihinde taammüden ve kan gütme saiki ile adam öldürmekten TCK.nun 450/4 - 10 ve 59 ile müebbet ağır hapse, diğeri de 22/1/1969 tarihinde işlediği taammüden adam öldürmekten TCK.nun 450/4. maddesi gereğince idam cezasına çarptırılan 1803 sayılı Af Yasasının 1/D maddesi uygulanarak 1. cezası 24 yıla, 2. cezası 30 yıl ağır hapse çevrilen sanık Halil hakkındaki bu iki cezanın TCK.nun 71/2. hükmü gereğince müebbet ağır hapse çevrilmesi gerekirken İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/9/1976 günlü karan ile 36 yıl ağır hapse çevrilmesinin yolsuzluğundan bahsedilerek Bozulması istenmekte ise de, 1803 sayılı Af Kanununun 6. maddesinin 3. paragrafı 24/6/1976 tarihinde Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ise de, bu karar ancak yayınlandığı 21/9/1976 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmasına göre İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin TCK.nun madde 77 gereğince bu cezaları içtima ettirilerek 36 yıl ağır hapis cezası olarak infazı gerekeceği hakkındaki kararı iptal kararının yürürlüğe girmesinden önce olduğu cihetle yürürlükte bulunan 1803 sayılı Af Kanununun 6. maddesinin 3. paragrafı hükmüne uygun bulunduğundan yazılı emre dayanan tebliğnamedeki bozma isteğinin (REDDİNE), evrakın yerine gönderilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine 11/11/1976 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI DÜŞÜNCE:
1- Hükümlü Halil hakkında: 269
A - Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/7/1974 gün değişik işler 1974/368 sayılı kararı ile 1803 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesinden önce işlediği suçlardan dolayı içtimaen hükmolunan cezalar bu Yasanın 6. maddesi gereğince içtima hükümleri çözülerek ve sonuçta TCK.nun 77 ve 1803 Sayılı Yasanın 6/2. maddesi gereğince içtimaen ve neticeten 24 yıl ağır hapis cezasına hükmolunmuş ve bu karar kesinleşmiştir.
B - İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/6/1976 gün ve 4 18/205 sayılı kesinleşmiş kararı ile de 1803 sayılı Af Yasası uygulanmak suretiyle neticeten 30 yıl ağır hapis cezasına hükmolunmuş ve bu hüküm de kesinleşmiştir.
C - Yazılı Emre konu İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/9/1976 gün ve 1976/418 sayılı kararı ile de A ve B bentlerindeki iki ilamda yazılı cezalarla cezaevinde iken Af kapsamına girmeyen bir suçtan dolayı tayin edilen 10 ay hapis ve 1250 lira ağır para cezasının TCK.nun 77. maddesine göre yeniden içtima olunarak neticeten 36 sene ağır hapis, 10 ay hapis ve 1250 lira ağır para cezasına mahkeme edildiği anlaşılmıştır.
1803 sayılı Af Yasasının 6/2. maddesi Anayasa Mahkemesinin 24/6/1976 gün ve 12/38 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve bu karar 21/9/1976 günlü Resmi Gazete'de neşredilmek suretile yürürlüğe girmiştir.
Cumhuriyetin 50. yılı nedeni ile bazı suçların affı hakkında çıkarılan 1803 sayılı Yasanın 1. maddesi ile 7/2/1974 tarihine kadar işlenmiş suçlarda:
A - Kanunların suçu tesbit eden asıl maddesinde üst sınırı 12 yılı geçmeyen hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile yahut yalnız veya birlikte olarak para cezası ile cezalandırdığı veya müsadereyi yahut bir meslek veya sanatın yapılmasını veyahut suçlardan birini veya bir kaçını gerektiren fiiller hakkında takibat yapılmıyacağı,
B - 12 yıl veya daha az hürriyeti bağlayıcı bir cezaya yahut bu miktarı aşmayan hürriyeti bağlayıcı bir ceza ile veya müstakilen hükmedilmiş para cezasına mahkum olanlar veyahut mahkemelerden başka mercilerce haklarında para cezası tayin edilenler "9 ncu madde hükmü saklı kalmak şartiyle" feri ve mütemmim cezalar ile ceza mahkumiyetlerinin sonuçlarını da kapsamak üzere affedilmişlerdir.
C-Müstakilen 12 yıldan fazla cezaya veya kanunla birlikte para cezasına mahkum edilenlerin hürriyeti bağlayıcı cezaların 12 yılı ve para cezalarının tamamı affedilmiştir.
D - TCK. nu ile diğer kanunlardan yazılı suçlardan yazılı ölüm cezasına mahkum edilenlerin bu cezaları 30 yıl ağır hapse, müebbet ağır hapse mahkum edilenlerin ise 24 yıl ağır hapse çevrilmiştir.
Aynı Yasanın 6. maddesinde: Bu kanunun uygulanmasında içtima hükümleri dikkate alınmaz. Ancak; bu kanundan yararlanmış olmakla beraber TCK.nun 77. maddesi gereğince aynı neviden şahsi hürriyeti bağlayıcı muvakkat cezaların birleştirilmesi sonucu tatbik edilecek cezaların 12 yılı indirilir denilmektedir.
Anayasa Mahkemesince 1803 sayılı Yasanın 6/2 nci fıkrasının iptalinde aynen çevrilme sonucu verilen bu tür hürriyeti bağlayıcı cezaların muvakkat hürriyeti bağlayıcı ceza sayılması Ceza Hukukunun yerleşmiş uygulama kuralları gereğidir. Bu kurallardan ayrılmayı gerektiren bir hüküm yer almamıştır. İtiraz konusu Af Yasasının 6. maddesinin 2. ci fıkrası birden çok suç işleyenlerin durumlarını düzenlemiş olup bu hükme göre: Ölüm ve müebbet ağır hapis cezasını gerektirecek biçimde olup olmadığına bakılmaksızın birden fazla suç işleyenlerin cezaları toplanmakta ve TCK.nun 77. ci maddesinde yazılı sınırı (ağır hapis cezası için 36 yılı) bulduğu takdirde toplam cezadan tekrar 12 yıl indirim yapılması öngörülmektedir. Yasanın gerekçesi ile Yasama Meclisi Tutanaklarına göre maddenin başka türlü anlaşılmasına olanak yoktur. Böylece bir suçu bir kez işleyenin ayni suçu iki kez işleyenden) daha çok ceza görmesi sonucunu veren söz konusu yasa kuralı Anayasanın 2. ci maddesinde belirtilen Hukuk Devleti İlkesi ile bağdaşmadığı gibi Anayasanın 12. maddesinde açıklanan eşitlik ilkesine de aykırı düşmektedir, görüşüne yer verilmiştir. Değişik bir ifade ile Yasama meclislerince 1803 sayılı Af Yasasının 6/2. ci maddesinin çok suç işleyenler lehine bir hüküm getirildiği kabul edilmektedir.
Anayasamızın 151 ve 152. ci maddeleri kanunların Anayasaya aykırılık neden ile iptalinde usul ve şartları düzenlemekte, ancak ceza hükmünü ihtiva eden bir kanunun iptali halinde yapılacak işlemi sözkonusu etmemektedir. Nitekim Anayasa Mahkemesi Kuruluş ve Yargılama Usulleri hakkındaki 44 sayılı kanunun Anayasamızın 151 ve 152. maddelerine uygun olarak getirilen 50. maddesinin gerekçesinde de: Bir ceza hükmünün iptalen yürürlükten kalkması halinde yapılacak işlem yoktur. Zira cezanın genel ilkelerine göre kanunsuz suç ve ceza olamaz. Binaenaleyh maddenin tedvininde bu anlayışın suça mevzuu teşkil eyleyen sahalara sirayeti katiyen düşünülmemiştir denmek suretiyle bu görüş doğrulanmıştır.
Diğer yandan TCK.nun 2. maddesine göre işlendiği zamanın kanuna göre cürüm veya kabahat sayılmayan fiilden dolayı kimseye ceza verilemez. İşlendikten sonra yapılan kanuna göre cürüm veya kabahat sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz. Bir cürüm veya kabahatin işlendiği zamanın kanunu ile sonradan neşrolunan kanunun hükümleri birbirinden farklı ise failin lehinde olan kanun tatbik ve infaz olunur
İptal olunan 1803 sayılı Af Yasasının 6/2. maddesi uygulamada hem infaz ve usul hukuku ile ilgili olduğu gibi cezadan indirmeyi gerektirici hükmü ile de Maddi Ceza Hukukunu ilgilendiren ve sanık lehine olan bir hükümdür. Nitekim doktrinde ve içtihadlarda TCK.nun 6123 sayılı kanunla 13. maddesinde yapılan hükümdeki değişiklik yine 647 sayılı cezaların infazı hakkındaki kanunun 19. cu maddesi ve bu madde de 1712 sayılı kanunla yapılan değişiklikler uygulamada sanık lehine maddi Ceza Hukukunu ilgilendiren hükümler olarak değerlendirilmiştir.
Ceza uygulamalarında: Ezcümle, zamanaşımının hesaplanmasında, görevin tayininde, tekerrür hükümlerinin uygulanmasında ve Af Yasalarının uygulanmasında hüküm tarihi ne olursa olsun suçun işlenme tarihi esas alınır.
Halinin işlediği suçların tarihine, 1803 sayılı Af Yasasının 6/2. maddesinin Maddi Ceza Hukuku ile ilgili bir madde olmasına bu madde hükmünün iptalinin TCK.nun 2/2. maddesindeki Genel İlke karşısında sanık aleyhine yok farzedilerek uygulama yapılmasının düşünülmesinin mümkün görülmemesine mebni bu nedenlerle Yazılı Emir verildiği takdirde hükmün Bozulması gerektiği düşüncesiyle çoğunluğa karşı gerekçe ile tebliğnamenin reddi oyundayım.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini