 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1976/1617
K: 1976/3545
T: 12.11.1976
DAVA : Taraflar arasındaki davanın (Ankara Asliye 2. Ticaret Mahkemesi)nce görülerek subuta ermeyen davanın reddine dair verilen 4.3.1976 tarih ve 204/26 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraflar avukatlarınca istenmiş ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı (E) kollektif şirketi, davalı Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne ait 761.750 lira keşif bedelli 5 adet asansör montajına ilişkin işi yer tesliminden itibaren 6 ay içinde bitirmeyi, 15.4.1971 tarihli sözleşme ile yüklenmiştir.
Davacı şirketi, işi ikmal ederek davalıya teslim ettiğini, 14.10.1972 tarihinde eserin geçici kabulünün de yapıldığını aradan, uzun zaman geçmesine rağmen davalı idarenin kesin kabulü yapmadan kaçındığını iddia ederek, dava dilekçesindde gösterilen haklarının hüküm altına alınmasını dava etmektedir.
Mahkeme işin noksan ve ayıbı nedeniyle tüm davayı red etmiştir.
1 - ..................
2 - Asansör motorlarının davalı idarece henüz teslim alınmadan önce yandıkları saptanmasına, ayrıca makinaların monte olduğu yerin yeterli havalandırma tertibatını haiz bulunmadığı davacı şirketçe bilindiği halde, yerlerine yerleştirildiği ve durumu davalı idareye duyurmadığı, anlaşılmasına binaen, davacı şirket BK. nunun 368 ve sözleşme eki Bayndırlık İşleri Genel Şartnamesinin 27. madde buyrukları karşısında davalı idareden yanan motorlardan dolayı hiç bir ücret ve tazminat isteme hakkına sahip olamıyacağından ötürü Ankara 3. Ticaret Mahkemesinin tevhit olunan 974/232 sayılı davaya ilişkin kararında onanması gerekmiştir.
3 - Davacı şirket 15.4.1971 tarihli sözleşme gereğini kısmen yerine getirerek eseri davalı idareyle teslim etmiştir. İşte 32 kalem noksan ve ayıplı imalat bulunduğunu tesbit eden davalı, 14.10.1972 günü eserin geçici kabul muamelesinde tekemmül ettirmiş. Ne varki uzun zaman geçtiği halde, ayıpların giderilmediğini gören davalı idare, kesin kabul ve kesin hesap işlemlerini yapmağa yanaşmamış bu yüzden dava konusu uyuşmazlık ortaya çıkmıştır.
Davalı idare, sözleşme gereği, beğenmediği malzeme ve işleri yükleniciye geri verme hakkına sahip olduğu gibi eser sözleşmesini bozma hakkınada sahiptir. Geçici kabulden beri, bu haklarını kullanmayan, ayıplı ve noksan işleri davacı şirkete reddetmeyen idare eseri böylece elinde tutmaktadır. O halde mahkeme sözlemenin uygulanmasından doğan bu çekişmeyi çözüme bağlamak ve işi gereği gibi tasfiye etmekle ödevlidir.
4 - BK.nun 360. madesinde yapılan şey, iş sahibinin kulanamayacağı veya nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemiyeceği derecede kusurlu veya mukavele şartlarına muhalif, olursa, iş sahibi o şeyi kabulden imtina edebilir.
İşin kusurlu olması veya mukaveleye muhalif bulunması yukarıki derecede ehemmiyeti haiz değilse iş sahibi, işin kıymetinin noksanı nisbetinde fiyatı temsil ve eğer o işini ıslahı büyük bir masrafı mucip değilse müteahhiti tamire mecbur edebilir denilmektedir.
Öyle ise, uzman kişilerden teşkil edilecek bilirkişi kuruluna yukarda açıklanan madde doğrultusunda inceleme yaptırılmalı, geçici kabul tutanağında yazılı noksan ve ayıplı işler, eserin maksada uygun surette kullanma ve kabulüne mani olup olmadığı soruşturulmalıdır. Ayıpların önemli bulunmadığının anlaşılması takdirinde, eser parasından veya teminatlardan ayıplar dolayısıyla ne miktar alıkonulmak lazım geldiği tayin edilmeli, tüm eserin bu suretle değeri ayıplı işler karşılığı ve ödenen paralarda gözönünde tutularak hasıl olacak sonuca göre mahkemece karar verilmelidir.
Hal böyle olunca, işaret olunan hususları kapsayan 6.3.1975 tarihlik bilirkişi raporuna dayalı ve eksik inceleme ile verilen karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarda yazılı sebepler dolayısıyla davacının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ve sonucu bakımından doğru olan 974/232 sayılı davaya ilişkin kararın ONANMASINA ve eksik incelemeye dayanan mahkeme kararının 3 ve 4 bentlerinde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 1.000 lira murafen vekalet ücreti davalıdan alınarak davacı şirkete verilmesine, davacının ödediği temyiz peşin harcının istek halinde iadesine, 12.11.1976 gününde oybirliği ile karar verildi.