 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1976/4501
K: 1976/5538
T: 15.11.1976
- DEVLETÇE DAĞITILMIŞ OLAN TOPRAKLAR
- BUNLAR ÜZERİNDE KAYITLAMALAR
ÖZET: Dava konusu taşınmazın 25 yıllık sınırlayıcı süre içinde satışı vaadedilmiş, sınırlayıcı süre sona ermeden 1757 sayılı Toprak ve Tarım Reformu yasası yürürlüğe girmiştir. 4753 sayılı Yasa uyarınca dağıtılan topraklar 1757 sayılı yasaya göre dağıtılan topraklara ilişkin hükümlere bağlı tutulduğundan Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığının izni olmadan devredilemez. Bu belirlenen izin gibi konular kamu düzenine ilişkin olmakla doğrudan doğruya gözönüne alınmalıdır.
(1757 s. TTRef. K m. 61, 211, 235)
Davacı Zeynel vekili tarafından, davalı Süleyman aleyhine 8.3.1976 günün verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayanılarak buna konu olan yerin adına tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 7.7.1976 günlü hüküm Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
Dava konusu taşınmaz 4753 sayılı kanuna tevfikan hazinece davalıya temlik olunmuş, 25 yıllık takyit süresi içinde davalı aynı yer için davacıya satış vaadinde bulunmuş ve yasak süre sona erdikten sonra davacı taşınmazın adına tescili isteği ile bu davayı açmıştır. Ancak, takyit süresi sona ermeden 1757 sayılı Toprak ve Tarım Reformu Kanunu yürürlüğe girmiştir.
1757 sayılı Kanun'un 211. maddesi ile, 4753 sayılı kanun uyarınca dağıtılan topraklar sözü edilen yasaya göre dağıtılan topraklara ilişkin hükümlere tabi tutulmuştur. 1757 sayılı Kanun'un 235. maddesinin (a) bendi hükmü ile 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu ile ek ve tadilleri yürürlükten kaldırılmıştır. Sualle göre dava konusu taşınmaz, 1757 sayılı Toprak ve Tarım Reformu Kanununa göre dağıtılan toprak niteliğini kazanmıştır.
1757 sayılı Kanunun 61. maddesi hükmü gereğince dağıtıma konu olan topraklar, Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığının izni olmaksızın devredilemez.
Satış vaadi sözleşmeleri şahsi hak meydana getirdiklerinden akidine karşı geçerlidir. Ancak belirlenen izin gibi konular kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilmelidir. Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığının izni olmadıkça sözleşmenin yerine getirilmesi olanağı doğmaz.
O halde dava konusu taşınmazın davacıya devrine izin verilip verilmeyeceği Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığından sorularak ya da davacıya izin alması için imkan tanınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Sonuç: davalı vekilinin temyiz itirazlarının bu bakımdan kabulü ile yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının isteği halinde davalıya geri verilmesine 15.11.1976 gününde oybirliği ile karar verildi.