 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1976/8549
K: 1976/10351
T: 21.10.1976
DAVA : Mercii kararı alacaklı tarafından temyiz olunması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 7.9.1976 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Takip dayanağı bono, aleyhine takip yapılan (H) tarafından (N) lehine keşide edilmiştir. Tapi yapan (A) ile takipte ilgisi bulunmayan (İ) bu bonoyu müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza etmişlerdir. Şu halde, bu tabir Borçlar Kanununun 487. maddesinde açıklandığı gibi müteselsil kefaleti tazammum eder. TTK.nun 690. maddesi yolu ile uygulanması gerekli bu yasanın 613. maddesi gereğince aval, "aval içindir" tabiri ile veya buna muadil diğer herhangi bir ibare ile ifade edilmesi zorunludur. Aval özel hükümleri ifade eden bir kefalet türü olup bu hükmün açısından bonodaki müşterek borçlu ve müteselsil kefalet şerhi altındaki imza sahipleri hakkında aval hükümlerini uygulanmasının kabulü zorunludur. Bu halde, sözü geçen TTK.nun 614. maddesi gereğince aval veren kimse bono bedelini ödediği takdirde bonodan dolayı lehine yükümlülük altına girmiş olduğu kimseye karşı bonodan doğan haklara sahip olacağından takip yapanın alacağının bonodan doğduğunun kabulü zorunludur. Bu halde, İİK.nun 167. maddesi gereğince alacak bonoya dayandığından kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılabileceği dünüşülmeksizin itiraz kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz temyiz itirazı yerinde görüldüğünden mercii kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21.10.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.