 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1976/4481
K: 1976/5005
T: 18.11.1976
DAVA : (N) ile (H) ve İ. Süt Mamulleri Anonim Şti. arasındaki davadan dolayı (İzmir Ticaret Mahkemesi)nce verilen 4.6.1976 tarih ve 208/132 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : TTK.nun 1460. maddesinde, ticaret ortaklıklarında ortakların ortaklıkla veya birbirleriyle olan ilişkilerinden doğan davalarda sabit yargılama usulünün uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Davadaki istem de, davallardan İ. Süt Mamülleri A.O.'nın ortağı bulunan davacının ortaklıktaki payını diğer davalı (H)ye temlikine dair işlemin geçersizliğinin tesbiti, ortaklıkça bu konuda yapılan ve yapılmakta olan işlemlerin iptali ve payındaki tasarruf hakkına vaki muarazanın önlenmesi hakkında olduğundan, TTK.nun 1460. maddesi hükmü gereğince dava basit yargılama usulüne tabi bulunmaktadır.
HUMK.nun 1711 sayılı Kanunla değişik 176. maddesinin 1. fıkrasının 11 numaralı bendi gereğince basit yargılama usulüne bağlı tutulan davalar adli ara vermede görülür ve son fıkrası uyarınca da bu madde hükümleri yargıtay incelemelerinde de uygulanır. O halde basit yargılama usulüne bağlı bulunan davaların görülmesi ve Yargıtay incelemesinin yapılması yönünden adli araverme söz konusu olmadığından, HUMK.nun 177. maddesi hükmünün bu kabil davalar için uygulama olanağı yoktur. başka deyimle, basıt yargılama usulüne bağlı bulunan ve temyiz süresi tebliğ ile başlıyan bir davada sürenin bitimi adli aravermeye tasadüf ederse HUMK.nun 177. maddesi hükmü gereğince, sürenin adli aravermenin bittiği günden itibaren yedi gün uzatılmış sayılması olanaksızdır.
Basit yargılama usulüne balğı bulunan bu davada mümeyyiz davacı vekili (İ)ye mahkemeni temyiz olunan 4.6.196 gün ve 1974/208-132 sayılı kararı 8.7.1976 tarihinde tebliğ olunduğuna göre, HUMK.nun 176. maddesinin 1. fıkrasının 11 numaralı bendi ile son fıkrası ve 432. maddesi hükümleri gereğince 15 günlük temyiz süresi 23 Temmuz 1976 Cuma günü iş saati sonunda bitmiştir. Bu itibarla, temyiz süresinin bitiminden sonra 6.9.1976 günü verilen temyiz dilekçesinin süre aşımından dolayı reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımından REDDİNE, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 18.11.1976 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.