 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 1975/21
K: 1975/22
T: 03.06.1975
DAVA : Koministlik propagandası yapmaktan sanık M.E. hakkında 31.3.1975 tarihinde soruşturmaya yer olmadığına karar verilmesini takiben sanıkta yakalanan bir çok kitaplar için TCK.nun 36 ve CMUK.nun 392. maddesine tevfikan bir karar verilmesi yolundaki İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığının talebinin "1773 sayılı kanunun 17. maddesinin ikinci fıkrasına göre; C. Savcısının ancak soruşturma sırasında talepte bulunacağından bahisle reddine dair İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi yedek üyeliğince verilen 4.4.1975 tarihli karara vukubulan itirazın reddine ilişkin İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce ittihaz olunan 18.4.1975 günlü kararın Devlet Güvenlik Mahkemesi C.Savcılığınca verilen "soruşturmaya yer olmadığı" kararı, usulün 164. maddesinde yer alan "kovuşturmaya yer olmadığı" kararı niteliğinde olup, kamu davası zamanaşımı haddine kadar, sanık aleyhine delil elde edilmesi halinde her zaman dava açılabilmesinin imkan dahilinde bulunduğu bu itibarla da kesin nitelik arzeylemediği 1773 sayılı kanunun 17. maddesinin ikinci fıkrası hükmünü de, dar anlamda değil, soruşturmaya yer olmadığına karar verildikten sonra da C.Savcısının talepte bulunabileceği suretinde geniş anlamda yorumlamak gerekeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar ittihazında isabet görülmediğinden dolayı mezkür kararın bozulması Adalet Bakanlığının 28.5.1975 gün ve 19568 sayılı yazılı emrine atfen C.Başsavcılığından ihbar ve dava dosyası 30.5.1975 gün ve 411 sayılı tebliğname ile daireye gönderilmekle okundu.
Devlet Güvenlik Mahkemesi yedek hakimlerine 1773 sayılı yasanın 11 ve 17/2 maddeleri ile sulh hakimlerinin yetkileri tanınmış soruşturmada hakim tarafından verilmesi gereken kararların yedek üyeden istenebileceği kabul edilmiştir. (Tahkikata mahal olmadığına) dair verilen kararla hazırlık soruşturmasının bittiğinin kabulü mümkün değildir. Hazırlık soruşturmasının ilgili hakkında dava açılıp açılmaması hali ile birlikte ayrıca suç konusu olarak el konulan bir kısım eşyaların hukuki durumlarını da kapsadığı şüphesizdir. Başka bir deyimle takibata mahal olmadığına dair verilen karara ilişkin onun sonucu ile ortaya çıkan aynı zamanda sanığı maddi ve manevi yönden etkileyen evvelce el konmuş eşyaların veya araçların hukuki sonuçlarının saptanması ile soruşturma sonuçlanmış olur. CMUK.nun 392-393. maddelerinde zor alımın nasıl yapılacağı açıklanmıştır, şu hale göre kovuşturmaya yer olmadığına karar veren savcılık suç konusu olduğu kanısı ile el konulmuş kitap ve sairelirin zoralımı gerekiyorsa bunu Devlet Güvenlik Mahkemesi yedek üyesinden isteyebilecektir. Devlet Güvenlik Mahkemesi istek hakkında bir karar vermek zorundadır. Soruşturma ancak bu şekilde sonuçlanmış olur. Aksinin düşünülmesi hazırlık soruşturmasının ikiye bölünmesi; dava açılıp açılmaması hususunun Devlet Güvenlik Savcılığınca halli; suç konusu eşyalar hakkında da mahalli adliyelerce kovuşturma yapılması gibi yasaya hiç de uygun olmayan bir durumu ortaya çıkarır. 1773 sayılı yasanın 17/2 maddesinde yargı çevresindeki yetkili hakimlerden karar istenebilmesi hazırlık soruşturması sırasında acele hallerde yedek üyenin suç işlenen mahal dışında bulunması hallerine ait olup olayda bu cümlenin uygulama yeri yoktur.
Bu nedenlerle yazılı emre dayanan tebliğname yerinde görülmekle İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce itiraz üzerine verilen 18.4.1975 gün müteferrik 51 sayılı kararının CMUK.nun 343. maddesi uyarınca BOZULMASINA gereği için dosyanın C.Başsavcılığına verilmesine 3.6.1975 gününde oybirliğiyle karar verildi.