 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1975/4324
K: 1976/1226
T: 19.02.1976
- TAŞINMAZIN BİR BÖLÜMÜNÜN EDİNİMİ (İKTİSABI)
ÖZET: Tapulama Yasası uyarınca taşınmaz tapuda kayıtlı olsun veya olmasın onun ayrılması (ifrazı) olanaklı bir kısmı veya bir payı (şayi bir hissesi), koşulları oluştuğunda, mal edinilebileceğinden dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede tapulama faaliyeti bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
(766 s. Tapulama K m. 44)
(T) vekili ile (M) vesaire, Malmüdürlüğü ve (K) Köyü Muhtarlığı aralarındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda; sabit olmayan davanın reddine dair (Ulubey Asliye Hukuk Hakimliği) nden verilen 24.9.1974 gün ve 110/247 sayılı hükmün; süresinde Yargıtay'ca incelenmesi davacı avukatı tarafından istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
Davacı davasında; 1289 yoklama tarih ve 117 sayılı tapu kaydı gereğince (Mu) evlatları (M), (H) ve (A) uhdesinde bulunan taşınmazın tapu maliki tarafından dedesi (Ş) ye satıldığını, adı geçenin ölümü üzerine mirasçılarının satış ve hibesinden kendi eline geçip iktisap zaman aşımı süresince zilyed bulunduğundan 1515 sayılı kanunun ile Medeni Kanunun 639/2. maddesi uyarınca tapu kaydının hukuki kıymetini kaybettiğini ileri sürerek mezkur kaydın iptali ile taşınmazın adına tescilini talep etmiştir. Davalılardan (H. 0.) ve (0.P.), ileri sürülen iddiayı kabul etmişlerdir. Yerinde dinlenilen bilirkişi ve şahitler iddiayı doğrulamış; ancak davacının taşınmazın 2/3. kısmında tasarruf ettiğini, 1/3. kısmının üçüncü şahıs (D. Y.) elinde olduğunu belirtmişlerdir. Davacı vekili, yargılamanın 73. oturumunda müvekkilinin elinde bulunan taşınmazın 2/3. kısmının uyuşmazlık konusu teşkil ettiğini bildirmiştir. 766 sayılı Tapulama Kanununun 44. maddesinde taşınmaz tapuda kayıtlı olsun veya olmasın onun ifrazı kabil bir kısmının veya şayii hissesinin şartları tahakkuk ettiği takdirde iktisabının mümkün olduğu açıklanmıştır Bu itibarla dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede tapulama faaliyeti bulunup bulunmadığı araştırılmak, olayda anılan maddenin uygulama yeri olup olmadığı tesbit edilmek gerekir. Bundan ayrı davayı kabul eden davalı Ali oğlu H. Ö.) nün murisinin ölüm tarihine göre terekesi müşterek mülkiyet hükümlerine tabi bulunduğundan, onun hissesi bakımından kabulüne geçerlik izafe edilmesi icap eder. Davanın niteliği bakımından tapu kaydındaki maliklerin mirasçılarının tamamının davaya katılması lazım. dır. Mübrez veraset belgesindeki mirasçılardan 1336 yılında ölen Ali'nin oğlu Ömer ile 1954 tarihinde ölen (A. P.) mirasçılarından (Ö. S.) davada haberdar edilmemişlerdir. Eksik tahkikatla hüküm tesis edilemez. Bu itibarla açıklanan yönler nazara alınmak, o dairede araştırma ve inceleme yapılmak ve sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ve temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 1500 kuruş peşin harcın istek halinde iadesine 19.2.1976 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.