 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1975/3323
K: 1976/781
T: 02.03.1976
DAVA : M.Eroğlu'nu kasten öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık F. Şekerci'nin yapılan yargılanması sonunda : Hükümlülüğüne ilişkin Zonguldak Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilen 3.10.1975 gün ve 146/203 sayılı hükmün öldürmeye ait kısmı resen temyize tabi olmakla beraber Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi sanık tarafından istenmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile dairemize gönderilmekle duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR : 1 - Sanık temyiz koşulunu yerine getirmediğinden dilekçesinin silah taşıma suçuna ilişkin bölümünün reddiyle incelemenin resen de temyize tabi olan öldürme suçuna ait hükme hasrına,
2 - Gerçi bazı şahitler sanık ile maktul arasında ilişki bulunduğu hakkında söylentilerden bahsetmekteler isede; olay gecesi sanık Ferzane'nin kocasının maden ocaklarında olduğunu bilen maktülün sanığın en büyüğü 13 yaşlarında olan 4 çocuğu ile birlikte uyumakta olduğu odaya pencereyi yukarı doğru kaldırmak suretiyle girerek sanığa tasallutta bulunduğu sırada sanığın o anda eline geçirdiği tabancayı kullanarak oda içinde maktulü vurup öldürdüğü hükme dayanak alınan delillerden anlaşılmaktadır.
Maktul kocası maden ocaklarında vardiyede bulunan sanığın kendisini cinsi münasebet için o gece eve davet ettiğini ölmeden önce verdiği ifade de açıklamakta ise de şayet böyle bir davet vaki olsa ve bu davet sabii bir arzu ile yapılmış olmayıp maktulü öldürmek için tuzak olarak dahi yapılmış olsa olayın cereyan tarzı ile çelişki halindedir. Çünkü sanık maktulü cinsi münasebet için çağırmış olsa en büyüğü 13 yaşında bir kız olup kendi ile birlikte yatan kızı ile aynı odada uyumakta olan diğer üç çocuğunun bulunduğu odaya davet etmez, maktulü boş bir odaya davet eder ve kapıdan içeri alabilirdi. Hele öldürmek için bir tuzak olarak davet etmiş olsa yine en büyüğü 13 yaşında bulunan 4 çocuğunun uyamakta olduğu odaya davet etmez idi. Maktulün odaya pencerenin sürgüsünü yukarı sürmek suretiyle girdiği tesbit edildiğine göre ölmeden önce verdiği ifadesinde suç teşkil eden hareketlerini örtmek maksadıyla yalan söylediğinin ve rıza hilafına sanığın evine girerek onun ırz ve namusuna aklen varit bir tehlike meydana getirdiği açıkca ortaya çıkmaktadır. Sanığın geceleyin çocukları ile uyumakta bulunduğu sırada pencereden gizlice odasına giren maktulü bu sırada görerek kendisi ve çocukları için aklen varit bir endişe ve ciddi korkuya kapılarak bu tehlikeyi defetmek maksadıyla silah kullanarak maktulü 461/2 deki koşullar altında vurup öldürdüğünün kabulü gerekirken oluşa ve delillere aykırı düşen bir gerekçe ile yazılı maddelerle uygulama yoluna gidilmesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı, sanığın temyiz dilekçesinde, müdafiinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü itirazlar bu bakımdan yerinde görüldüğünden yukarıda açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki tenkit mütalaasının reddiyle sanık hakkındaki hükmün yukarıdaki nedenle BOZULMASINA, bozma sebebine göre tutuk bulunan sanığın serbest bırakılmasına, başka sebeple tutuk yada hükümlü bulunmadığı takdirde derhal salıverilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına yazılmasına 2.3.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.