Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1975/4208
K: 1976/373
T: 14.01.1976
DAVA : Davacı; davalıda 1500 lira davalıda karşılık davasında davacıda 1991 lira 50 kuruş alacaklı bulunduklarını ileri sürerek bu paraların alınmasın istemişlerdir.
KARAR : Yapılan yargılama sonunda; davacının davalıda 1377 lira 28 kuruş alacağı olduğu belgeler ve bilirkişi raporu ile sabit olduğundan bu paranın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve fazla istekle yerinde görülmeyen karşılık davanın reddine karar verildiğine ilişkindir.
Temyiz eden : Davalı ve karşılık davacı avukatı .
Davacı (T) ile banka arasındaki uyuşmazlık kazanılan dava sonunda basımdan alınıp her kuruluşun bağlı bulunduğu yasa ve tüzüğe göre müvekkile verilen paradan doğmaktadır. Gerek 1389 sayılı yasa gerekse bu yönde çıkarılmış ve değişik kamu kuruluşu yararına hükmedilen vekalet ücret o kuruluşta çalışan öteki avukatlara belli bir oranda tutar açıklanarak paylaştırılır. Paranın paylaşılması idarenin hasmının mahkum olması ve mahkümiyet kararıda gösterilen paranın hasımdan tahsil edilmesine bağlıdır. O halde bu esas bütün olarak gözetildiğinde idare ile vekili arasındaki ücret koşulu aylık veya sözleşmede gösterilen kesin tutarla buna eklenen fakat kovuşturulan davalar sonunda elde edilip hasımdan alınabilen paranın yasada veya tüzükte yahut yönetmelikte gösterilen payları toplamından ibarettir. Bu paylar aylık dışında müessese avukatın her ay veya belli dönemler içinde düzenlenen cetvellere göre verilir. Davalı da karşılık dava uyarınca yanlış veya gereksiz verdiği bu paraların geri alınmasını istemekte dava dilekçesinden de geri alınan bu paraların yanlış alınmadığı iddiasın dayanıldığı anlaşılmaktadır. Aylık ücret dışında her ay veya belli dönemlerde bu ikinci tür alacağın ne olacağı önceden veya hesabı yapılmadan belli olamaz. Bu ücret iki özel koşula bağlı ücrettir. 1. koşul davanın müessesece kazanılması, ikinci koşul da kazanılan ücretin hasımdan alınmasıdır. Bu iki şart birleşince belli bir dönem içinde kaç davada birleşmişse tutarı üzerinden her avukatın payı hesaplanır ve vekili ödenir. Şayet ödemede bir yanlışlık yapılmışsa işlem düzeltilir.Bu davada davacı banka adına hasmın açtığı davayı kazanmış ve bankaya bunun ücreti ödenmiş fakat sonradan başka bir nedenle bankanın davayı kazanma durumu ortadan kalkmıştır. Kalkma sebebi Uyuşmazlık mahkemesinin sonradan verdiği ve banka aleyhine gerçekleşen karardır. 4788 sayılı yasa hükmüne göre Uyuşmazlık mahkemesi kararı kesin olup önceden banka lehine verilmiş olan kararı ortadan kaldırmıştır. O halde banka yönetmeliğine göre davacı avukata ödenen para gereksiz ve dayanaksız kalmıştır. Bu para aylık veya ödenek para gereksiz ve dayanaksız kalmıştır. Bu para aylık veya ödenek olmayıp vekili yasalar uyarınca daha iyi çalıştırmayı sağlama için konulmuş iki koşulu bir teşvik etme primidir. Ödenmesi banka yararına davanın kazanılıp tahsiline bağlıdır. Önceden tahsil edilmesi gerektiği mahkeme kararında yazılı olduğu halde ikinci bir kararla bu şart ortadan kaldırılınca verilen her iki koşula aykırı gereksiz bir para olur. Bunun da ödeyen tarafından geri alınması hakkı doğar. Bu hak aylığa ilişkin olmadığından içtihadı birleştirme kararı gereğince haksız bir geri alma isteğini kapsamaz. Çünkü bu ücret bankadan geri alınınca banka yönetmelik koşullarını gerçekleştirmeyen avukat kendi mal varlığından gereksiz bir ödeme yapmış olmaktadır. Böylece banka uyuşmazlık mahkemesi kararınca hasmını önceden aldığı parayı geri verince davacı avukata verdiği para kendi mal varlığında bir haksız iktisap doğurmuş olacaktır. Bunun giderilmesi yasa kuralıdır. Ortada Devlet kesesinden verilmiş ve gereksiz sarfedilmiş bir fazla aylık durumu yoktur. Bir teşvik pirimi farkı vardır. Bu farkın ödenmesinin amacı avukatı davanın sonucuna uygun biçimde sonuç almaya çalıştırma ilkesidir. Oysa avukat için sonucu bakımından bu yolda çalışmış ve sonunda da iki koşulun yerine getirilmesini sağlamış değildir. Bu nedenle davacının uyuşmazlık mahkemesine giden işte davacı red edilmeli ve bankanın alacak hakkı benimsenmeli öteki kalan istek için de istek bu nitelikte ise araştırılıp sonucuna göre karar verilmelidir. Bu kalem için bu nedenle ayrıca inceleme yapılmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 14.1.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini