 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1975/3749
K: 1976/477
T: 16.01.1976
DAVA : Davacılar avukata; Davalılardan Yüksel'in düzenlediği sahte vekaletname ile müvekkillerine ait taşınmazı 200.000 liraya sattığını ileri sürerek satışın iptalini istemiştir.
KARAR : Yapılan yargılama sonuda: Dava ilgili dosya ile sabit olduğundan 200.000 liranın davalılardan ortaklaşa ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine karar verildiğine ilişkindir.
Temyiz eden ve duruşma isteyen: Davalı Hazine avukatı.
3. kişinin tapu ile mülkiyeti altında bulunan taşınmazı davalılardan Yüksel, ibraz ettiği vekalete dayanarak vekili Mehmet eliyle davacılara sattırmıştır. Yüksel'in vekaletnamesi İstanbul 4. Noterliğinden düzenlenmiş aslı bulunmayan bir vekaletnamedir. 4. Noterlikte Yüksel'in kullandığı vekaletnamenin aslı bir işle ilgisi bulunmayan başka bir işleme aittir. Olayların akışından anlaşıldığına göre Yüksel ve vekaletnameyi sahte olarak düzenlemiş veya başkasına düzenletmiş vekaletnamede Fatma'yı müvekkil göstermiş velayeti altındaki çocuğu da temsil ettirmiş vekaletnamenin bir örneğinin Bursa 5. Noterliğince götürerek aynı yetkilerle Mehmet'i yetkili kılmış, Mehmet bu sahte vekaletname ile Fatma ve çocuğuna ilişkin taşınmazı davacılara satmıştır. Durumu öğrenen önceki malikler davacılara karşı bu taşınmazın mülkiyeti konusunda dava açmışlar ve duruşmanın ilk celsesinde davalılar, şimdiki davacılarımız, gerçeği kabul edecek ferağa amade bulunduklarını bildirmişlerdir. Bu dava davacı alıcılarımızın tapu idaresine ve vekil sahteci çocuğu adına onun vekili imişcesine sahte vekaletname ile yaptıkları satış sırasında aldıkları paranın geri alınması davasıdır. Yüksel'in alıcılardan aldığı mal satış parasını hemen geri vermesi gerekir.
Medeni Yasanın 917. maddesi hükmünce Hazine tapu sicilinin tutulmasından doğan her türül zarradan sorumludur. Maddenin yazılış biçimine göre sorumluluk sınırlı değil çok geniş kapsamlıdır. Çünkü Yasa hazineyi "bu yüzden doğan bütün zararlardan" sorumlu tutmuştur. Malik Fatma ve çocuğu kendi iradelerine dayanmayan satış nedenleriyle zararlarını istiyebilirlerdi. Fakat önce davacılara, yanlış kaydı yükümlenen kişiye dava açmışlardır. Hiç dava açmasalar da yeni alıcılar iyi niyetle gerçek malikin hakkı olan aynı yeri verselerde yine hazineyi ve sahteciliği sorumlu tutabilirlerdi. Nitekim Dairenin 7.3.969 gün ve 6220/2170, 18.6.1975 gün ve 5711/8001 sayılı kararları da bu yoldadır. Hazine bu zararlardan sorumlu olduğuna göre mahkemenin kararı doğrudur ve onanmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle ONANMASINA 16.1.1976 gününde oyçokluğuyla karar verildi.