 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1975/5566
K: 1975/5585
T: 19.06.1975
DAVA : N.K. ve H.D. ile İ.D.'nin aralarındaki miras payından feragatin tesbiti davasının yapılan muhakemesi sonunda verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, haricen düzenlenen ve mirastan feragatı kapsayan sözleşmeye dayanmaktadır. Oysa, mirastan feragat sözleşmesinin (M.K.475) diğer bütün miras sözleşmeleri gibi resmi vasiyetname şeklinde yazılması gerektir. (M.K.292, 11/2/1959 gün ve 16/14 sayılı içtihadı birleştirme kararı_
Sözleşmelerin meydana gelmesine ve hükümlerine ilişkin olup, Borçlar Kanununda yer alan Genel Kurallar Medeni Hukuk sözleşmelerinde de geçerlidir. (M.K.5) Kanun, bir sözleşmenin belli şekilde yapılmasını gerekli görmüş ise öngörülen şekle uyulmadan yapılan sözleşme geçersiz olur. (S.K. 11) Bu yön bir itiraz sebebi olup, mahkemece re'sen gözetilir. (12/4/1944 günlü ve 13 sayılı içtihadı birleştirme kararı) Burada bir konuyu değinmekte yarar vardır. Bazan kanuni şekle uyulmadan yapılan sözleşme başka bir geçerli işlem veya sözleşmenin sonucunu doğurur. Buna hukuk da, (Tahvil - Konversiyon) denmektedir. Mesela, mülkiyeti muhafaza şartı ile satış özel bir şekle tabidir. (M.K. 688) Şayet, sözleşme bu şekle aykırı olmakla beraber mal teslim edilmiş ise, menkul (taşınır) mülkiyeti elden teslim ile geçer. Şu halde mülkiyeti muhafaza şartı satış, teslim yüzünden tam satışa döner. (H.G.K. 15/11/1959 günlü 799/821 sayılı kararı) Olayımızda bu ayrık durum da söz konusu değildir.
Kanununun bir delil ile isbatını emrettiği hususlar taraflar arasında delil sözleşmesi yapılmadıkça başka delil ile ispat olunamaz. (H.U.M.K. 287) Medeni Kanunun 292 nci maddesi ve içtihadı birleştirme kararı da mirastan feragat sözleşmesinin geçerliğini şekle bağlı tutarken isbatı böylece belli bir şekle bağlamıştır. Öyle ise geçerliği şekle bağlı tutulmuş sözleşmelerde ikrar hukuki sonuç doğurmaz. Bu bakımdan davanın reddi gerekirken davalının sözleşmenin yapıldığını kabul etmesinden söz edilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, 19/6/1975 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.