 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1975/5601
K: 1976/985
T: 08.03.1976
DAVA : Taraflar arasındaki davanın İstanbul Asliye 5. Ticaret Mahkemesince görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 21.10.1975 tarih ve 503-424 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Davacı vekili, taraflar arasında kurulan eser sözleşmesi uyarınca davacının edimini yerine getirdiğini, bu konuda düzenlenen 28.12.1973 gün ve 12 sayılı faturanın davalı şirkete ulaştırıldığını, 27.000 lirasının ödendiğini açıkça ileri sürmüştür. Gerçekten de dosya içinde böyle bir fatura sureti ile ekinin bulunduğu görülmüştür. TTK.23/2. madde uyarınca, eğer bu fatura bir itiraza uğramamış ise, işin kapsam ve parasal değeri yönünden davalıyı bağlar. Böyle bir durumun varlığı tesbit edilirse; başka bir inceleme gerekmeksizin ve davalıda, davacının iksarındaki ödemenin dışında kalan 24215 lirayı veya bunun herhangi bir kısmını ödediğini isbat etmemiş olduğundan istek doğrultusunda karar verilmesi gerekir.
Yerel mahkemece öncelikle bu yön aydınlığa kavuşturulmalıdır. Öyleyse sözü edilen faturanın davalıya tebliğ edilip edilmediği araştırılmalı, davacı vekilinin bu açıdan delilleri toplanmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir.
3 - Yukarıda iki numaralı bentte açıklanan soruşturma ile, davacı vekilinin dayandığı faturanın, TTK. 23/2. maddesi anlamında bağlayıcı olmadığı sonucuna varılırsa, bu durumda, davacının yaptığı işlerin parasal değerinin, yapıldığı gündeki piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekeceğinden, Bayındırlık Bakanlığı Yapı İşleri 1973 yılı prim fiyatlarına göre, davacının yaptığı işlerin değerlendirilmesi yoluna gidilmesi usul ve yasaya aykırı düşmüştür.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan duruma göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 2 ve 3. bentler gereğince davacı yararına BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine 8.3.1976 gününde oybirliğiyle karar verlidi.