 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1975/4813
K: 1975/4734
T: 28.11.1975
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Ankara Asliye 10. Hukuk Hakimliğince görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 10.3.1975 gün ve 198 - 105 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkik idavacı vekili ile E.A. vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı avukatı K.T. ile davalı vekili N.D. gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 12.5.1961 gün 232 sayılı kanunla değiştirilen 6085 sayılı Karayoları Trafik Kanununun 5. maddesi ile motorlu taşıt, müteharrik makine veya lastik tekerlekli traktörlerin kullanılmasından doğacak maddi ve ölüm dahil bedeni zararlardan araç sahipleri hukukuken mesuldür; kanunun gerekçesinde de açıklandığı üzere bu değişiklikte sosyal düşünceler kusursuz sorumluluğun benimsenmesinde müessir olmuştu.
Asrımızda motorlu taşıtların tehlike ve büyük bir zarar yarattıkları gözden uzak değildir. Pek çok uygar uluslarda motorlu taşıtların kullanılmasından doğan sorumluluğun bir "tehlike sorumluluğu" olduğu kabul edilerek kanunlar bu esas dairesinde düzenlenmiştir.
Davalı E.A. Çekerek kaymakamıdır. Devrilen aracı kullandığı sırada davacıların murislerinin ölümüne sebep olmuştur. Yaptığı iş davalı idareye ait bir iş olduğu gibi araç da davalı idarenindir. Bu durumda araç sahibini rızasının bulunup bulunmadığının aranmasına lüzum yoktur. Kanun koyucu böyle bir şartı öngörmemiştir.
Bununla birlikte B.K. nun 55 ve 27.3.1957 gün 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince başkasını istihdam eden kimse maiyetinde istihdam etiği kimselerin hizmetlerini ifa ettikleri esnasında yaptıkları zarardan sorumludur. İstihdam edenin (adam kullananın) tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için kendisinin kusuru şart olmadığı gibi, kullandığı adamın dahi kusuru kanuni şartlardan değildir. Ancak zarar, kullanılan adamın faaliyetlerinden doğmayıp da başka bir sebepten doğması halinde tazminat talep ve dava edilemez.
Mahkemece "Kaymakam E.A. nın, davalı bakanlığa karşı ifa ettiği şoförlük efal, hareket ve hizmetleri bulunmadığına ve esasen ehliyetnamesi olmadığından yasaya göre böyle bir hizmeti söz konusu olamıyacağından..." bahisle davanın husumet ehliyeti yönünden reddedilmesi usul ve kanuna aykırı görülmüştür.
SONUÇ : Yukarıda yazılı sebeplerle temyiz olunan kararın davacılar yararına BOZULMASINA, 1.0000 lira duruşma avukatlık ücretinin davalı bakanlıktan alınarak davacılara verilmesine, 28.11.1975 gününde oybirliğiyle karar verildi.