 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1975/7
K:1976/3
T:25.03.1976
- KAMU HİZMETLERİNE EYLEMLİ OLARAK TAHSİS (HAKEM)
- KAMULAŞTIRMA
* ÖZET:6830 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamulaştırma işlerine dayanmaksızın kamulaştırma yasalarının gözönünde tuttuğu amaçlara eylemli olarak tahsis edilmiş olan taşınmazlar ilgili kamu tüzel kişisi veya kuruluşu adına tahsis tarihinde kamulaştırılmış sayılır.
(221 s. Amme Hükmi Şah. Veya Mües. Ta. Fiilen Amme Hiz. Tah. Ed. Gay m. Hk. K. m. 1,3)
Taraflar arasındaki davada uyuşmazlığın çözümlenmesi için 3533 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince Yargıtay Yüksek 1. Başkanlığının 6.11.1975 gün ve 1975/62 (Hakem) sayılı yazıları ile Hakemliğimiz tayin ve tensip edilmekle yapılan açık yargılama sonunda;
Davacı vekili 18.8.1972 gününde verdiği dava dilekçesi ile müvekkili idareye ait olup İstanbul, Eminönü, Sultanahmet mahallesi, Kabasakal caddesi, Arasto sokağında bulunan 97 ada, 42 ve 43 parsel sayılı taşınmazların akdi ve kanuni nedeni olmaksızın ötedenberi Mozaik Müzesi'nin işgalinde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesine, 1967- 1972 yıllarına ait 1350 lira işgal tazminatının temerrüt gününden itibaren yürütülecek kanuni faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, başlangıçta davanın Milli Eğitim Bakanlığı aleyhine açılması nedeni ile Mozaik Müzesi'nin halen Kültür Bakanlığı Kuruluşuna bağlı olduğunu bildirmiş, husumetin yanlış yöneltildiği itirazından başka uyuşmazlık konusu taşınmazların 1956 yılından önce kamu hizmetine tahsis edildiği, 221 sayılı Kanun hükümlerine göre kamulaştırılmış sayıldığı, tasarruflarının mülkiyet hakkına dayandığı cevap ve savunması ile davanın reddini istemiştir.
Davanın, mazbut Sultanahmet Vakfına ait taşınmazlarla ilgili olduğu anlaşıldığından mülhak bütçeli davacı idare ile genel bütçeli davalı Bakanlık arasındaki uyuşmazlığın çözümlenmesinde 3533 sayılı Kanunun 3. maddesi gereğince Hakemliğimiz görevli bulunmuştur.
Mozaik Müzesi haline getirildiği bildirilen dava konusu taşınmazların Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğünce kullandığı ve bu genel müdürlüğün Kültür Bakanlığı'na bağlı olduğu anlaşılmaktadır. Ancak davanın açıldığı tarihe göre Kültür Müsteşarlığı SÖZ konusu olup Kültür Müsteşarlığı 4951 sayılı Kanuna istinaden 28.11.1974 gün ve 15077 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan karar gereğince Kültür Bakanlığına bağlanmıştır. Davanın açıldığı tarihteki teşkilat itibarile husumetin Milli Eğitim Bakanlığına yöneltilmesi zorunluğu olup, sonradan Kültür Bakanlığının kurulması husumet definin kabulünü gerektirmez. Belirtilen nedenlerle davalı vekilinin husumet itirazı kabul edilmemiş, Milli Eğitim Bakanlığının halefi durumuna gelen Kültür Bakanlığına da tebliğat yapılmak suretile dava yürütülmüştür.
Davanın esasına gelince; alınan karşılık yazılardan ve ekli belgelerden anlaşıldığı veçhile dava konusu taşınmazlar üzerinde Mozaik Müzesi meydana getirilmiş ve 3.12.1953 gününden itibaren umumun ziyaretine de açılmış olup halen dahi bu amaçta kullanılmaktadır. 221 sayılı kanunun 2. maddesinde tanımını bulduğu ve davada olduğu gibi "gayrimenkulde amme hizmetinin mahiyet veya gayesine uygun şekilde tesisler veya inşaat vücuda getirilmiş olması, bu kanunun uygulanması bakımından fiilen tahsistir" sözü edilen Kanunun 1. maddesi hükmüne göre 6831 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 8.10.1956 tarihine kadar kamulaştırma işlerine dayanmaksızın kamulaştırma kanunlarının gözönünde tuttuğu maksatlara fiilen tahsis edilmiş olan gayrimenkuller, ilgili amme hükmi şahsı veya müessesesi adına tahsis tarihinde kamulaştırılmış sayılır. Belirtilen Kanun hükümlerinin davalı yararına gerçekleştiği açıktır. Bu durumda taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat davasının dinlenmeyeceği gene 221 sayılı Kanunun 3. maddesi hükmü gereğidir. Sonuç: Yukarda açıklanan nedenlerle:
1- Yerinde bulunmayan DAVANIN REDDİNE,
2 - Peşin alınan 22 lira harçtan 15 lira red harcının mahsubundan sonra geri kalan 7 liranın isteği halinde davacıya iadesine,
3 - Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafından yapılan 800 kuruş yargılama gideri ile vekili için tarifeye göre takdir ve hesap edilen (235) lira avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3533 sayılı Kanunun 6. maddesi gereğince kesin olarak 25.3.1976 gününde karar verildi.