 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1975/848
K: 1975/6325
T: 17.10.1975
DAVA : Emine, Kadriye vesaire ile Halil, Hacer vesaire aralarındaki alacak davası hakkında M. Kemalpaşa Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 7.10.1974 gün ve 40/280 sayılı hükmüne davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuludu:
KARAR : Mahkeme kararı davacılar vekiline 23.10.1974 tarihinde tebliğ edilmiş ve vekil hükmü 8.11.1974 gününde verdiği dilekçe ile temyiz etmiştir. Mahkemece temyiz dilekçesi usulün 432. maddesinde belirtilen 15 günlük süre geçtikten sonra verilmiş olması nedeniyle temyiz dilekçesinin reddine 8.11.1974 gününde kararv erilmiş ve davacı vekili sürenin geçirilmiş olmasından dolayı dilekçenin reddine kararv erilmesi gerev ve yetkisinin Yargıtay'a ait olduğunu neden göstererek temyiz dilekçesinin reddine ilişkin bu kararı da temyiz etmiştir.
Gerçekten, Usulün 432. maddesinde, temyiz süresinin 15 gün olduğu, temyiz dilekçesinin Yargıtay'a veya hükmü veren mahkemeye veya aleyhine temyiz edilenin bulunduğu mahkemeye verileceği belirtildikten sonra, süresinden sonra verilen dilekçenin reddolunacağı hükme bağlanmıştır. Oysa, Kanunun 433. maddesi de bu konuda bazı hükümler koymuş ve bu maddenin son fıkrasının son cümlesinde (hükmü veren mahkeme, temyiz arzuhalini dava dosyasiyle birlikte mahkemei temyize gönderir) denilmiştir. Bu hükümlerin birlikte incelenmesinden anlaşılacağı üzere temyiz dilekçesinin süre aşımından reddine kararv ermek yetkisi Yargıtay'a ait bulunmaktadır. Kanun koyucu bu yetkiyi mahalli mahkemeye tanıdığı hallerde buna ilişkin açık hükümler getirmiştir. Nitekim İcra ve İflas Kanununun 365 ve Tapulama Kanununun 66. maddelerinde bu konuda açık hükümler konulmuştur.
O Halde bu açıklamalar karşısında temyiz dilekçesinin reddine ilişkin 8.11.1974 günlü ve 1974/40 esas, 1974/280 karar sayılı mahkeme kararı ortadan kaldırılmak ve temyizin süresinde olup olmadığının Kurulumuzca incelenmesi gerekmiştir. Yapılan incelemede mahkeme kararının davacılar vekiline 23.10.1974 gününde tebliğ edildiği, temyiz dilekçesinin 8.11.1974 gününde hakim tarafından havale edildiği ve bu durumda sürenin geçirilmiş olduğu saptanmıştır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle 8.11.1974 günlü ve 1974/40 esas, 1974/280 karar sayılı ilama karşı yöneltilen temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile bu kararın ortadan kaldırılmasına, 7.10.1974 günlü ve aynı esas, aynı karar sayısını taşıyan asil ilamın temyiz eden davacı vekiline tebliğ tarihine göre Usulün 432. maddesindeki 15 günlük sürenin geçmiş bulunması nedeniyle temyiz dilekçesinin REDDİNE ve aşağıda yazılı peşin harcın istek halinde iadesine 17.10.1975 gününde oybirliğiyle karar verildi.