 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1975/736
K: 1975/3069
T: 30.04.1975
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Trabzon Asliye 1. Hukuk Hakimliğince verilen 12.11.1974 tarih ve 175/882 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı avukatı tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vadesi gelmiş senet muhtevası 20.000 lirayı vadeden itibaren iki gün içinde ödediği halde davalı banka tarafından protesto konusu yapılarak liste halinde Merkez Bankası bildirildiği kasdi hareket sonucu bankalar ve ticari muhitinde itibarının ağır şekilde haleldar olduğunu beyan 1.000.000 lira manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka savunmasında protesto müddetinin hitam saatına kadar ödenmeyen senet muhtevası meblağın kanuni süre içinde ödenmediğini protesto için Notere tevdi edilip Türkiye Bankalar Birliğinin 70 sayılı tebliği iktizası protesto keyfiyetinin Merkez Bankassına bildirildiğini kendilerine atfı kabil bir kusur izafe edilemiyeceğini beyanla reddi iktiza ettiğini ileri sürmüştür.
Mahkemece deliller toplanmış olayda bankanın kusurlu bulunduğu ve objektifg yönden iyi niyetli sayılamayacağından olayın cereyan şekli ve tarafların ekonomik ve sosyal durumuları nazara alınarak 100000 lira manevi tazminatın davalıdan tahsiline fazla talebin reddine karar verilmiştir.
Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Dava konusu emre muharrer senedin 1.12.1973 vade tarihini taşıdığı ve bunun Cumartesi gününe tesadüf ettiği 7000 lirasının 4.12.1973 günü mesai saatinde ve bakiye 13000 lirasının da aynı gün saat 16.30 da telefon havalesi ile ödendiğini ihtilafsızdır. Mezkür tarihte yerel iş saatinin 16.00 da bittiği Trabzon Valiliğinin dosyada mevcut yazısından anlaşılmaktadır.
2 - Türk Ticaret Kanununun 626. maddesi gereğince senedin vadesinde ödenmesinden kaçınılması halinde bunun ödememe protestosu denilen ve ödeme gününü izleyen iki iş günü içinde çekilmesi gereken resmi bir belge ile tespiti zorunludur. Kanun koyucu bu hükümle yalnız cirantalara müracaat hakkını sağlıyan senetler için değil tüm ticari senetleri amaçladığından ve protesto muafiyetini de kapssamadığından davacı vekilinin senedin protesto edilmemesi gerektiğine ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir.
Muayyen bir günde ödenmek üzere keşide edilmiş olan senedin kural olarak vade günü iş saati sonuna kadar ödenmesi icap eder. Vadenin hululünde ödenmeyen senedin hamilinin ciratlara, keşideciye ve senetten dolayı taahhüt altına girmiş olan diğer kimselere karşı müracaat hakkı doğar. (Türk Ticaret Kanunu 615 ve 625. maddeleri) Bu kuralın bir istisnası senedin ödenmek üzere vadeyi izleyen iki iş günü içinde borçlusuna ibraz edilmiş olması halinde görülür. Bu takdirde borçlu vadeden sonraki iki iş günü zarfında da ödemede bulunabilir. (Türk Ticaret Kanunu 620. maddesi),
3 - Demek oluyorki ticari senedin ödenmesi itirazın yapılmış olup olmadığı ve yapılmış ise bunun süreleri ile sıkı sıkıya bağlıdır. Çünkü borçlu tedavül eden senedin nerede ve kime ödeneceğini bilmek durumunda olmadığından ticari senetlerde tecessüm eden hak diğer adi borç ilişkilerinden farklı olarak aranan bir alacak niteliğindedir. Bu yüzdendir ki kanun koyucu ticari senetlerde ibraz zorunluğunu getirmiştir. Yine aynı nedenlerle ibraz edildiği halde senet borçlusunun yükümlülüklerini yerine getirmediği kanıtlanmadıkça ödememe protestosunun çekilmesi de önlenmiş bulunmaktadır. İbrazın varlığının ve geçerliliğinin saptanması ise protestoyu tanzim edecek olan noterliğin görevidir. (Türk Ticaret Kanunu 627 ve 1512 sayılı kanunun 60/7. maddeleri)
Türk Ticaret Kanununun 667. maddesi gereğince bir kimsse nezdinde yapılması gereken ibraz muamelesinin bu kimsenin ticaret yerinde ve böyle bir yeri yoksa meskeninde yapılması lazımdır.
Bu itibarla aynı kanunun 620. maddesinde muayyen bir günde veya kişide gününden yahut görüldükten muayyen bir müddet sonra ödenecek bir senedin hamili senedi ödeme gününde veya onu takip eden iki iş günü içinde ödenmek üzere ibraza mecbur ve ancak senedin bir takas odasına ibrazı ödeme için ibraz yerine geçebileceğinden ibraz suretile ödemeye davetin vuku bulduğunu buna rağmen ödemenin yapılmadğını ve 628. maddede gösterilen diğer hususları noter tanzim edeceği protesto varakasına derc edecek 629. madde gereğince senedin aslını, protestoya bağlıyacak ve 632. maddede belirtildiği şekilde senedin bir suretini de protesto ile birlikte noterlik dairesinde saklıyacaktır.
Olayda protestonun geçerli bir ibraza dayandığı protesto belgesinde belirtilmemiş ibrazın davalı banka tarafından yapıldığına işaret edilmekle yetinilmiştir. Her ne kadar davacı vekili 29.5.1974 tarihli dilekçesinin ilk sahifesinde senedin davalı banka da olduğunun müvekkili tarafından bilindiği ve böylece ödeme için senedin ibraz edilmiş sayılacağını beyan etmekte ise de bu beyanın ödeme yerinin bilinmesi sebebile bankaya vaki ödemeye rağmen senedin iade edilmediğini izaha matuf bulunduğu ve beyandan sonra gelen cümlelerden anlaşılmaktadır. Esasen ibraz, senedin görülmessi, imzanın ve diğer sorumluluk unsurlarının incelenmesi olanağını sağlamak amacçını güder; bankaların taahhütlü mektupla senedin kendilerinde olduğunu bildirmeleri, ticari hayatta kolaylığı temin için senedi tetkik imkanı veren bir ihbardır. Bununla beraber davacının ibraz yapılmışsa en geç vade günü olan 1.12.1973 tarihinde bankaya ödemede bulunması iktiza ettiğinden 2.12.1973 günü Pazar olduğundan ondan sonraki iki iş günü 3-4 Aralık 1073 içinde protesto keşide edilmesi kanunun emri icabıdır. Muayyen vade gününde ibraz yapılmamışsa onu takip eden iki iş günü içinde de ibraz yapılabileceğinden bu munzam müddet içinde ibraz olmazsa 624. madde geerğinuce borçclu masraf ve zarar hamile ait olmak üzere poliçenin bedelini notere tevdi edebilir. Bu suretle vadeden sonraki iki iş günü içinde de ibraz ve binnetice ödeme yapılabileceğinden 620. madde ile taayyün eden ödeme günü nü takip eden iki iş günü içinde 626. maddede gösterildiği gibi protesto keşide olunması icap eder. Bundan da anlaşılacağı üzere vadeden sonraki iki iş günü ibraz ve ödeme günü ondan sonraki iki iş günü de protestonun keşide edilebileceği günler olabilir. Demekki ödeme ibraza; protesto da ödeme gününe bağlıdır.
6 - Türk Ticaret Kanununun 633. maddesinde Noter tarafından imza edilen protestonun kanuna uygun olarak tanzim edilmediği veya içindeki kayıtlar yanlış olduğu taktirde dahi geçerli olacağı belirtilmektedir. Bununla beraber bu geçerlilik 642. madde de öngörülen cirantalara keşideciye ve diğer borçlulara karşı hamilin haiz olduğu hakların kaybolmamasını temin ve tedavül evraka dayanan alacak hakkının korunması ve bu yönden çıkacak ihtilaafları önleme amacını taşır.
7 - Ancak protesto edilen senedi Merkez Bankasına bildirmekle yükümlü olnan bir bankanın Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin dışında Bankalar Kanununun verdiği bir ödevi yerine getirirken basiretli ve müdebbir bir iş adamı gibi hareket ederek ibraz olmadan yapılan protestoyu bildirmemesi aksi takdirde bundan doğan sorumluluğa katlanması iktiza eder. Zira portestonun Merkez Bankasına bildirilmesi ve bu suretle senedin ibrazına rağmen borcunu ödemeyenin bültende yayınlanarak ilan edilmesi ticari ahlakın korunması ve dürüstlüğün, iyi niyetin ve ahde vefanın hakim kılınması içindir. Senet kendisine ibraz edilmeyen bir kimsenin, kanun dahi yapılabilceğini öngördüğü sakat protestoya müsteniden itibarının zedelenmesini, kredilerinin kesilmesini intaç edecek bir şekilde protestoya sebebiyet verdiğinin ilanı, objektif iyi niyet kurallarına ve ticari ahlakın gereklerine uygun düşmez.
8 - Şu halde mahkemece yapılacak iş açıklanan esaslar uyarınca davalı bankanın kendisine düşen bu ödevi basiretli ve müdebbir bir iş adamı gibi yerine getirtip getirmediğini saptamak için olayda senedin ibrazı hususunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılmasıdır.
Bundan başka Borçlar Kanununun 49. maddesi gereğince bu suretle yapılacak bankanın kusurunun ağırlığının incelenmesinden başka davacı şirketin uğradığı zararın da ağırlığı üzerinde durulup tahkik edilmeli ve icabında bu yönden bilirkişi inclemesi de yaptırılmalıdır.
Bu itibarla yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayanılarak hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarda gösterilen nedenlerden dolayı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve 1000 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 30.4.1975 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.