 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1975/1551
K: 1975/2684
T: 14.04.1975
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara As. 12. Hukuk Hakimliğince verilen 17.12.1974 tarih ve 299/481 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava davacının taahhüt ettiği taşıma işinden doğan alacağın eksik gösterilmiş olması nedenile 67.984.89 lira farkın tahsili talebinden ibarettir.
Davalı savunmasında, Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesine göre ihtilafın Nafıa Meclisince halli gerektiğini, 5 tonluk kamyon için tesbit edilen formüllere 10 tonluk kamyon yevmiyesinin uygulanamıyacağını, yapılan işin de aynı olduğunu, bildirmiştir.
Mahkemece, 26.6.1972 tarihinde tesis edilen hüküm, Dairemizin 19.2.1973 tarih ve 73/705 esas, 73/595 karar sayılı ilamile bozulmuştur.
Mahkeme bozmaya uyduktan sonra, davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, Rize Stadyumu inşaatına ait taşıma işinin 10 tonluk kamyonla yapılmış olmasına karşın, fiatın 5 tonluk kamyon için geçerli bulunan formüllere göre saptanmış olması nedenile meydana gelen fiat farkına ilişkindir. Ancak, 10 tonluk kamyonla taşıma yapılması halinde fiatın ne olacağı hususunda sözleşme ve eklerinde herhangi bir açıklık mevcut olmadığından fiatın, bozma ilamında da belirtildiği gibi, sözleşme eki Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesinin 29. maddesi uyarınca Bayındırlık Meclisince tayin edilmesi gerekir. Anılan madde ile taraflar, uyuşmazlık halinde Bayındırlık Meclisinin saptayacağı fiatın kendilerini bağlıyacağını önceden kabul etmekle, HUMK.nun 287. maddesine uygun düşen bir çeşit delil anlaşması yapmışlardır. Bu nedenle, Bayındırlık Meclisinin buradaki sıfatı hakem bilirkişilikten ibaret olup, sadece uyuşmazlık konusu fiatı saptayan kararı, mahkemece hükme esas alınabilir.
HUMK.nun 516. maddesinde yer alan ve hakemlere, taraflar arasındaki uyuşmazlığına hal yetkisi veren bir tahkim sözleşmesinin varlığından bahsedilmiyeceğine göre, Bayındırlık Meclisinin bir çeşit hakem kararı niteliği taşıyan ve davacının talebinde, 5 tonluk kamyonla taşımanın birim fiatı tespit edilmesine rağmen, taşımayı 10 tonluk kamyonla yapmasının müteahhidin kendi kusurunu teşkil etmesi nedenile haksız olduğunu içeren kararının meseleye çözüm getireceği, elbetteki düşünülemez.
Bu itibarla, HUMK.nun 287. maddesindeki zorunluluk nedenile mahkemenin, uyulan bozma ilamı dairesinde Bayındırlık Meclisinden, yalnız fiatı tesbit eden bir kararı istemesi ve meclisin eski kararında ısrar etmesi halinde, meselenin esasını çözümlemekle görevli olması bakımından usulün verdiği yetkileri kullanarak bir sonuca varması gerekirken, yazılı olduğu gibi Bayındırlık Meclisinin tamamen hukuki nitelikte bulunan kararına dayanak yapmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 14.4.1975 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.