Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1975/9772
K: 1976/5682
T: 08.09.1976
DAVA : Davacı, maluliyet derecesinin tesbitini istemiştir.
Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
KARAR : Sigortalının sürekli işgöremezlik, malullük ve erken yaşlanma halleriyle haksahibi kimselerin malulülk durumlarının tesbitinde, Kurum Sağlık Tesisleri Sağlık kurullarınca verilecek raporlarda belirtilen hastalık ve arızaların esas tutulacağı, raporları yeterli görülmeyenlerin Kurumca yeniden muayene ettirilebileceği ve ilgililerin durumlarının tesbitinde son muayene raporlarının esas tutulacağı, bu suretle elde edilen raporlara dayanılarak, Kurumca yapılmış olan tesbite ilgililerce itiraz olunduğu takdirde keyfiyetin Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanacağı 506 Sayılı yasa'nın 109 uncu maddesinde açıklanmıştır.
Anılan hükme göre yukarıda yazılı hallerden birine uğradığını ileri süren sigortalı ya da haksahibi kimselerin her şeyden önce Kurum Sağlık Tesislerinde inceleme ve muayeneye tabi tutulması ve hakkında verilecek olan sağlık Kurulu raporu üzerine Kurumca işlem yapılması yasal bir zorunluluktur ve başka sağlık kuruluşlarından alınmış olan raporlara göre Kurum işlemlerinin yürütülmesi olanaksızdır. Kurum sağlık tesisleri sağlık Kurullarından alınmış rapor üzerine Kurumca yapılmış bulunan tesbit (Sürekli iş göremezlik, erken yaşlanma maluliyet oranı) ilgilinin itirazına uğramışsa, kurum ile ilgili arasındaki uyuşmazlık Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanacak ve ilgili bu yollada tatmin edilmemiş ise Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.6.1976 gün ve 6/4 sayılı kararı gereğince adli yargı yerlerine başvurarak, mesleğinde kazanma ve çalışma gücü kaybı veya maluliyet oranını veya erken yaşlanma halinin hükmen saptanmasını isteyebilecektir.
Sürekli iş göremezlik, malullük ve erken yaşlanma hallereyle ilgili olarak böyle bir düzenleme ile özel bir yol izlenilmiş olmasının nedenlerini de çok önemli bir kamu hizmetini gerçekleştirme görevini üstlenmiş bulunan kurumun, işlemlerini sağlıklı ve inandırıcı bir düzeyde, çabuklukla ve belli bir disiplin içerisinde yerine getirebilmesi olduğu kuşkusuzdur. Öbür yandan; Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık kurulunun, tıbbi konularda sigortalı ile Kurum arasında çıkacak uyuşmazlıkların kısa sürede giderilmesi amacıyla kurulduğu ve Kurul Kararlarıyla, kurumun bağlı bulunduğu da dikkate alınınca, ilgililerin idari aşamada bu yollara başvurmadan, dava açmaları halinde dava açmada hukuki yararlarının bulunduğundan da söz edilemez. İlgililerin dava yoluyla mahkemeden hukuki himaye talebinde bulunabilmeleri ancak bu yolla haklarını alamamış olmaları halinde mumkündür ve anılan İçtihadı Birleştirme Kararının sonuç kısmında da "Kurumca verilen karara ilgililer tarafından itiraz edilerek durumun Sosyal Sigorta Yüksek sağlık Kurulunca karara bağlanması halinde ilgililerin bu karara karşı mahkemeye başvurabileceklerine" açıkca işaret olunmuştur.
Dava konusu olayda, davacının Kuruma başvuruşu, işi terkle kuruma başvurma tarihi arasında 5 yılı aşkın zaman geçtiği ve 506 sayılı yasanın 18. maddesinin son fıkrası gereğince sigorta yardımlarından istifadesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır. Şu haliyle maluliyet oranının saptanmasına ilişkin istek, temelinde davacının iddia ettiği meslek hastalığının anılan maddenin yollamada bulunduğu Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü'nün bu hastalık için öngörmüş bulunduğu yükümlülük süresinde meydana gelmiş olduğunun mahkemece saptanmasıyla ilgili bulunmaktadır. Öbür yandan, taraf iradelerinin kullanılan sözcüklere göre değil, güdülen gerçek amaca göre değerlendirilmesi gerekeceği yönü bir genel hukuk kuralıdır. Hal böyle olunca, mahkemece uyuşmazlığın Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 109. maddesi kapsamı dışında fakat Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 18. maddesinin 2. fıkrasına uygulanma alın içerisinde bulunduğu gözönünde tutularak davaya bakılmak, bu çerçeve içerisinde tarafların iddia ve savunmaları araştırılmak, davacı tarafından iddia olunan meslek hastalığının anılan yükümlülük süresi içinde meydana gelip gelmediği hususu incelenmek, bu konuda özellikle meslek hastalığının meydana çıkış olgusu ile saptanması olgusunun farklı hukuksal durumlar olup burada sözü edilen 18. maddenin ikinci fıkrasının uygulanması açısından önemli olan, fıkra hükmünün açıklığı gereği hastalığın tesbit tarihi olmayıp meydana çıkış tarihi olduğu nazara alınmak ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
O halde, davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 8.9.1976 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini