 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1974/844
K: 1975/977
T: 12.09.1975
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı bozma üzerine direnme yoluyla Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 25.10.1972 gün ve 261-364 sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulundan çıkan 6.2.1974 gün ve 1973/T-159-1974/93 sayılı ilamının karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla Hukuk Genel Kurulunca dilekçe, düzeltilmesi istenilen ilam ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Uyuşmazlığın çözümü Türk Ticaret Kanununun mal sigortasında ihbar yükümlülüğünü öngören 1290. maddesinin Can Sigortasında uygulanıp uygulanamayacağı hususunun tayinine bağlı bulunmaktadır.
Türk Ticaret Kanunun sigorta hukukuna ayrılmış olan beşinci kitabı sigorta türleri arasında ayırım yaparak, herbiri için kendilerine özgü kuralları ayrı ayrı tesbit etmiş ve ayrıca hepsi hakkında geçerli olan kuralları da "Umumi hükümler" faslı adı altında ayrıca hükme bağlamıştır. Bunun yanında kanun koyucu umumi hükümler arasında yer almamakla beraber bir sigorta türüne uygulanacak hükümlerden bazılarının diğerlerinde de uygulanması amacını gütmüş ise bunu da açıkça belirtmiştir. Örneğin Türk Ticaret kanunu Can Sigortasında uygulanacak kuralları 1321 ve bunu izleyen maddelerle tesbit etmiş, ayrıca 1332. maddenin son fıkrasında şu hükümleri sevketmiştir. "Sigortalı veya sigortadan faydalanan kimse rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren beş gün içinde günlük müddetin geçtiği tarihte muaccel olur. İhbar mükellefiyetinin yerine getirilmemesi halinde mal sigortalarına ait hükümler kıyas yolu ile tatbik olunur." Bu açıklamaların sonucu olarak, Türk Ticaret Kanununun getirdiği sistem ve kanun koyucunun amacı göz önünde tutulduğunda, can sigortalarında 1290. maddedeki ihbar mükellefiyetinin öngörülmemiş bulunması ve bu maddeye de 1332. maddenin az önce değinilen son fıkrası hükmünde olduğu gibi, oradaki hukuki esasların uygulanması sonucunu doğuracak nitelikte herhangi bir suretle göndermede de bulunulmamış olması itibariyle, mal sigortalarındaki ihbar mükellefiyetinin can sigortalarında uygulanamayacağı esasının kabulü gerekir. Ancak Türk Ticaret Kanunun sigorta hukukunun umumi hükümleri arasında yer alan 1264. maddesi hükmünce "Bu kitapta hüküm bulunmadıkça sigorta mukaveleleri hakkında Borçlar kanununu hükümleri tatbik olunur." Düzeltilmesi istenen hukuk Genel Kurulu Kararında sigorta mukavelesinin yapılışına ilişkin olarak açıklanan maddi olaylara göre sigorta mukavelesinin taraflarından olan ve davacı tarafın miras bırakanları bulunanın davranışı objektif iyiniyet kuralları ile bağdaştırılmayacağından mahkemece özel daire bozma kararında açıklanan biçimde araştırma ve inceleme yapılarak sonucu uyarınca karar verilmek gerekir. Bu nedenlerle karar düzeltme istemi yerinde görülmediğinden reddedilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görülmeyen karar düzeltme isteminin reddine ve Usulün 442/3. maddesi uyarınca 1000 lira para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına 12.9.1975 gününde oyçokluğiyle karar verildi.