 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1974/470
K: 1975/154
T: 7.2.1975
- REHNİN PARAYA ÇEVRİLMESİ
- GAYRİMENKUL REHNİN ŞUMULÜ
- İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRİLMESİ
- KEFALET AKDİNİN MUTEBERLİK ŞARTI
- MÜRTEHİNİN HAKLARI
743/m.790
DAVA VE KARAR : Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. Fikri M..., Abdullah İ..., Ü... Hurdacılık Koll. Şirketi ve Özcan U..'un senetler karşılığı kredi ve poliçe hesabından tahakkuk eden cem'an 441.850,87 liranın takip tarihinden itibaren %11,5 faiz, % 25 gider vergisi, % 2 cezaevi harcı ve masraflarının tahsiliiçin Fikri M... ve Abdullah İ... ve Ü... Hurdacılık Koll. Şirketiborç miktarı ve faiz, cezaevi harcı ve gider vergisi yönünden haklarındakitakibe karşı itiraz etmişlerdir. Alacaklı banka icra tetkik merciine başvurarak itirazın kaldırılmasını istemiştir. Merciine borçlu Fikri ve Abdullah'ınasıl borç 250.000 lira ila bu miktara takip tarihinden itibaren yürütülecek %10 faiz ve bu faizin % 25 gider vergisi icra masrafları icrasınca takdir edilecek ücreti vekalet hakkındaki itirazlarının kaldırılmasına ve asıl borç 250.000 liradan fazlaya ilişkin itirazın kaldırılması isteğinin ve cezaeviharcı hakkındaki itirazın refi isteğinin reddine karar verilmiştir. İşbu karar alacaklı banka tarafından temyiz edilmiş bidayette Yargıtay İcra İflasDairesi bu kararı onamış ise de bilahare alacaklının yaptığı düzeltme isteğikabul edilerek merci kararı ( Medeni Kanunun 790. maddesinde açıklandığı gibitaşınmaz rehni alacaklıya ana parayı buna ait takip masrafları ve geçen günlerin faizlerini ve taşınmazın satılması istendiği zaman da vadesi gelmiş bulunan 3 senelik faizlerle son vadeden itibaren ceryan eden faizleri temineder. Takip konusu ana paranın 250.000 liralık kısmı ile bunun 790. maddeuyarınca hesaplanacak faizleri ve diğer giderler teminatın şumulü içindedir.Hesabın bu suretle yapılması gerekir ) gerekçesiyle bozulmuştur. İcra ve Tetkik Mercii evvelki kararında direnmiştir. Bu direnme kararını dahi alacaklıbanka vekili temyiz etmiştir.
Yukarıda özetlenen duruma göre İcra Tetkik Merciiyle Yargıtay özel dairesi arasındaki uyuşmazlık Medeni Kanunun 790. maddesinin 3. bendinin hadiseye uygulanıp uygulanamayacağı yönüne değinmektedir. Gerçekten mercii Medeni Kanunun 790. maddesinin 1 ve 2. bentlerinde yazılı resul mali takip masrafları vegeçen günlerin faizi ile ipotek borçlusunu sorumlu tutmuştur. Ancak 3. bentteyazılı taşınmazın satılması talep edildiği zamanda vadeleri hulül etmiş bulunan üç senelik faizleri ile son vadeden itibaren cereyan eden faizler ile sorumlu olmaması gerektiğini ileri sürerek evvelki kararında direnmiştir. Şuhalda konunun uyuşmazlıkla sınırlı olarak çözülmesi gerekir.
İpotek taşınmaz rehninin bir türüdür. İpotek bir borcun taşınmazla ödenmesinin teminat altına alınması hukuki ilişkisine dayandığı cihetle şahsi kefaletmenkul rehni gibi teminat akitleriyle ilgili bir yönü vardır. Konunun tam manasıyla saptanması için bu tür akitlerin niteliğinin belirtilmesi yararlıdır.Örneğin kefalet aktinin muteberlik şartını Borçlar Kanunu'nun 484. maddesiaçıklamıştır. Kefalet akdi yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumluolacağı belirli bir miktar gösterilmedikçe muteber değildir. Yine bu yasanın490. maddesi kefil borcun aslı ile beraber borçlunun kusur veya temerrüdününkanuni neticelerinden sorumlu olacağının ve faiz verilmek şart edilmişse kefil ancak işlemekte olan faizi ile beraber işlemiş faizlerden bir seneliğinivermekle yükümlü olacağını açıklamış ve menkul rehninde muteberlik şartı olarak merhunun teslimi meşrut şekilde rehin edilebileceğini ve M.K.'nun 860.madde ile de rehin alacaklıya resul mal ve mukavele edilen faizle takip vemuhakeme masraflarını ve geçmiş günlerin faizlerini temin edeceğini belirtmiştir. Gayrimenkul rehninde de hükümlere benzer kaideler vazedilmiştir. Örneğin, M.K.765. maddesi gayrimenkul rehni şekillerini ve 771. maddede tesisive düşme esaslarını açıklamıştır. Bundan başka taşınmaz rehninin ancak belirli bir alacak için miktarı Türk parası ile gösterilerek tesis olunabileceğialacağın miktarı belirli değilse taşınmazın ne miktar için teminat teşkiledeceği taraflarca tesbit olunmasının gerekeceği 766. madde ile öngörülmüştür. Şu halde mevcut alacak için ipotek tesisi mümkün olduğu gibi ilerde doğacak bir alacak için de ipotek tesisi olanağı vardır. Ancak, her iki haldede taşınmazın ne kadar bir meblağ için teminat teşkil edeceği herhalde tescilde gösterilmesi gerekir. Bu hususlar akdin şekil şartiyle ilgilidir. Olayda resul malın yani ipoteğin ne miktar meblağ ile sorumlu olacağı ibraz edilen akit tablosunda irae edilmiştir. Resul mala bankanın borçlu ile yaptığıakitten doğan her türlü borçları dahil edilmiştir. Şu halde alacaklının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yaptığı takipte isteği 441.850,87 liranıniçerisinde işlemekte olan bir kredi hesabı olması sebebiyle ana para faiz vesair giderler bulunması icap eder. Bu açıdan 790. maddenin hükmü olaya uygulandığı takdirde görülecektir ki hesap yapılırken özel dairenin bozma kararında yazılı esaslara riayet edilmesi zorunluğu kendiliğinden meydana çıkar.Şöyle ki resul malı kapsayan 250.000 liraya ilaveten takip masrafları ve geçen günler faizleri ipotek ile temin edildiğinden alacaklı satış bedelindenbunları isteyebileceği gibi akdi faiz varsa taşınmazın satılması talep edildiği zamanda vadeleri gelmiş bulunan 3 senelik bu tür faiz ile son vadedenitibaren cereyan eden faizler de teminatın şumulü içerisine girdiğinden satışbedelinden bunları da istemeye hakkı vardır. Bu itibarla mercice hesabın bumadde hükmü gözönünde tutularak yapılması gerekir.
Bu nedenlerle özel dairenin bozma kararına uyulması gerekirken kararda yazılıdüşüncelerle eski kararda direnilmesi yasaya aykırı olduğundan alacaklı bankanın temyiz isteğinin kabulü ile direnme kararının bozulması gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçelere göre alacaklı bankanın temyiz itirazının kabulü ile merciin direnme kararının ( BOZULMASINA ), oyçokluğuyla kararverildi.