 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1974/237
K: 1975/1695
T: 26.12.1975
DAVA : Taraflar arasındaki iptal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 9.9.1971 gün ve 78/354 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 26.1.1973 gün ve 6912/659 sayılı ilamı ile, "dava ölçümleme neticesi tahakkuk ettirilen primin ödetilmesi isteğine ilişkindir. Davalı cevabında, çalıştırdığı şahsın avukat olduğunu, prime dahil bulunmadığını bildirmiştir. Gerçekten davalı kooperatif ile istihdam ettiği avukat arasındaki ilişki bir hizmet akdine dayanmamaktadır. BK. 386 ve sonraki maddelerine göre vekalet sözleşmesidir. O halde, davalı kooperatifin istihdam ettiği avukat 506 sayılı Kanununun 2. maddesine göre sigortalı sayılamaz" gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı vekili
Hukuk Genel Kurulu kararı:
KARAR : 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 186. maddesi gereğince zorunlu topluluk sigortasına tabi olan avukatların ayrıca 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası bakımından sigortalı sayılmasına hukukça olanak yoktur. Olay tarihinde, bu davada üçüncü kişi durumunda bulunan avukatın sözü edilen topluluk sigortasına girmediği anlaşılmaktadır. Bu yönden anılan avukatın olay tarihi itibariyle 1136 sayılı Yasa gereğince 506 sayılı Yasa anlamında sigortalı sayılması olanağı vardır.
Hernekadar avukatın, davalı işveren tarafından belli bir ücretle çalıştırılması bakımından aradaki ilişki hizmet akdi olarak kabul edilebilirse de bir kişinin 506 sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince sigortalı sayılabilmesi için akdin hizmet akdi niteliğinde bulunması yeterli olmayıp ayrıca yapılacak işin de işverene ait işyerinde görülmesi gerekir.
O halde, mahkemece bu yönlerden gereken araştırma ve inceleme yapılarak sonucu uyarınca karar verilmek icabederken eksik incelemeye dayanan önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı Hukuk Usülü Muhakemeleri Kanununun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA 26.12.1975 gününde oybirliği ile karar verildi.