 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 1974/3
K: 1974/3
T: 10.07.1974
DAVA : Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasa ile kurulu nizamını değiştirmeye cebren yönelmek ve 6136 sayılı kanuna aykırı hareketten sanık S.A.nın yapılan duruşması sonunda: Suçunun sübutu ve hakkında takdiri azaltıcı sebebin kabulü ile T.C.K.nun 146/1, 31, 33, 36, 40. maddeleri uyarınca müebbet ağır hapis ve fer'i cezalarla mahkumiyetine ve esas suçun unsuru olması sebebiyle silah taşımaktan ayrıca ceza tayinine mahal olmadığına dair (ANKARA DEVLET GÜVENLİK) Mahkemesi tarafından verilen 21.6.1974 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık avukatı tarafından istenilmiş ve re'sen de incelenmeye tabi bulunmuş olmakla dava evrakı C. Başsavcılığının 9.7.1974 günlü tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle yapılan inceleme sonunda;
1 - Sanığın süresinden sonra yaptığı duruşma isteğinin reddine,
2 - Silah taşımaktan da ceza tayini ve bunun T.C.K.nun 73. maddesi gereğince hücre cezasına çevrilmesi gerekirken yapılmamış olması, temyiz edenin sıfatına göre aleyhe bozma sebebi sayılmamıştır.
3 - Sanık S.A.nın Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile kurulu hukuki, siyasi ve iktisadi düzeni değiştirmek amacıyla örgütlenmiş bulunan Türkiye Halk Kurtuluş Orduları adındaki yasa dışı cemiyete girdiği ve 1973 yılı ortalarında bu örgüt tarafından Suriye'ye gizlice sokularak oradaki El Fetih gerilla kampında bir sene silahlı talim gördüğü ve 28.5.1974 günü sabahı gene örgüt tarafından gizlice yurda sokularak olay günü halen yakalanamamış olan suç ortaklariyle birlikte Gençlik Caddesindeki Akbank Şubesini basarak silah zoru ile 91.000 küsür lira gasp edip amaçları yolunda sarfedilmek üzere örgütün emrine verip kendi ifadelerine göre de kamulaştırdıkları, Türk Halk Kurtuluş Ordusu örgütünün Marksist ve Leninist bir anlayış içinde Türkiye'de Komünist bir devlet düzeni kurmak amaciyle tesis edildiği, bu gayeye varmak için banka soygunları, sabotaj, boykot, işgal, kanunsuz grev gibi eylemlere geçtikleri, sanığın suç ortaklarıyle birlikte bu amaçla banka soygununa katılıp devletin anayasal temel nizamlarını bozmaya yönelen bu fiili işlediği, kendisinin safhalardaki açık ikrarı, teşhis ve yüzleştirme zabıt varakaları, keşif ve ekspertiz raporları, tanıkların görgüye dayanan ve birbirini doğrulayan andlı ifadeleri emanette kayıtlı tabanca, mermi, ip ve sahte hüviyet varakası ve sair eşyanın elde edilmiş olması gibi delillerle sabit olmuş, sanığın Güvenlik Mahkemelerinin kuruluş ve yargılama usulleri hakkındaki yasanın 6. maddesinin 1696 sayılı yasanın ek 1. maddesinin 1773 sayılı yasanın 25. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğuna, suç vasfına ve saireye ilişen temyiz itirazları, davanın 3005 sayılı kanun hükümleri çerçevesinde görülmüş olması, daha evvel 1773 sayılı yasanın bazı maddelerinin Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasiyle Anayasa Mahkemesine başvurulmuş olmasının bu davanın geri bırakılmasını gerektirmeyeceği ve Güvenlik Mahkemesi Hakimlerinin esasen Anayasa hükümlerine göre tayinlerinin yapılmış olduğu ve suçun oluşması için Anayasa nizamının hukuka aykırı bir şekilde cebren değiştirilmesine girişilmesi halinin yeter bulunması karşısında yerinde görülmediğinden reddi ile mahkemece gösterilen gerekçeye takdir ve kanaata göre usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA ve yasal gereği olmadan yatırılan depo parasının sanığa iadesine 10.7.1974 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.