ÖZET: 1803 Sayılı Af Yasasının 18/A maddesinin kapsamına, firar eylemine yol açan ve infaza başlanmış bulunan mahkumiyet ve tutukluluk halleri de girer ki bu hükümlüler sözü geçen aftan faydalanamazlar.

Firardan sanık S. K.'nin yapılan ilk tahkikat sonunda; Fiilin 1803 Sayılı Kanunla affın kapsamına girdiğinden bahisle, kamu davasının ortadan kaldırılmasına dair (Eskişehir), Sorgu Hakimliğinden verilen 16.9.1974 tarihli karara vaki itirazın reddine ilişkin bu yer Asliye Ceza Hakimliğince ittihaz olunan 20.9.1974 günlü kararın " Firar" cürmü asli madde olarak hernekadar 1803 Sayılı Kanunla affın kapsamı dışında bırakılmamış ise de; aynı kanunun 18/A maddesinde "Firar halinde olupta, yurt içinde ya da yurt dışında bulunanların, belirli süreler içinde resmi merciilere müracaatla teslim olmadıkları takdirde, aftan faydalanamıyacakları" tesbit edilmiş bulunması itibariyle, adı geçen sanıkta 1803 Sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 ay içerisinde teslim olmadığına göre; Hakkındaki kamu davasının affa binaen ortadan kaldırılamıyacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar ittihazında isabet görülmediğinden bahisle C.M.U.K.nun 343 ncü maddesi gereğince mezkür kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 27 Kasım 1974 gün ve 43816 sayılı yazılı emrine atfen C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye ihbar ve dava evrakı birlikte tevdi kılınmakla incelendi:

1803 Sayılı Af Yasasının 18/A maddesinde yazılı "Firar halinde olupta muayyen süre içinde resmi mercilere teslim olmayanlar bu 137 kanun hükümlerinden faydalanamazlar" tabirinin firar eylemine yol açan ve infaza başlanmış bulunan mahkumiyetlere ve tutukluluk hallerine Şamil bulunduğu, bu nedenle S. K. 2 sene ağır hapis, 1 sene 4 aylık hapis cezası infaz edilmekte iken firar eylemiş ve belirtilen süre içinde resmi merciilere teslim olmamış bulunduğundan bu mahkumiyetleri mezkür af Kanunu dışında kalmıştır. Ancak;

Asli madde olan firar suçu işlenişi tarihine göre 1803 Sayılı Af Kanununun 1 nci maddesi gereğince affın kapsamına girdiğinden bu yönden hakkında bir kovuşturma yapılmayacaktır. Bu nedenle yazılı emre dayanan tebliğnamede ileri sürülen bozma isteği yerinde görülmediğinden (REDDİNE), 18.12,1974 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972