 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E:1974/6131
K:1975/6117
T:18.11.1975
- ZAMANAŞIMI
- HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE KISITLAYICI VE KENDİNE ÖZGÜ SÜRE
* ÖZET:Tutanağa itiraz süresi geçirilmişse, tapulama tutanağı; komisyon kararına karşı dava süresi geçirilmişse, Tapulama Komisyon kararı kesinleşir. Bu süreler zamanaşımı ya da hak düşürücü süreler değildir. Tapulamanın çabuklukla amacına uygun biçimde oluşturulması ve biran önce sicillerin meydana getirilmesi için tanınmış kısıtlayıcı ve kendine özgü sürelerdir. Bu süreler geçirildiği takdirde açılacak davalar tapulama mahkemesinde görülmez, genel mahkemelerde bakılır. Tapulama Mahkemesince (dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine, tutanakların da kütükler Tapu İdaresine devredilmemişse Tapulama Müdürlüğüne, aksi halde Tapu İdaresine verilmesine) sözleri yazılarak hüküm kurulmalıdır.
(766 s. Tapulama K. m. 26, 28, 31, 52)
Taraflar arasında tapulama tesbitinden mütevellit davadan dolayı verilen hükmün Yargıtay'ca tetkiki davacı tarafından istenilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında başka kişiler adına tesbiti yapılan 11 adet parselden 9 tanesi tutanaklarına itiraz edilmediği için süresinde ve 6 ile 10 no'lu parseller ise itiraz üzerine komisyonca verilen karara karşı dava açılmadığından kesinleşmiştir. Davacı Ş. S. Boya, bu parsellerin miras bırakan adına tapulu bulunduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece tutanak ve komisyon kararı kesinleşmiş olduğundan söz edilerek davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Tapulama Kanunun 28. maddesi hükmünce, tapulama tutanaklarına aynı kanunun 26. maddesinde yazılı askı ilan süresi içinde yapılan itirazlar Tapulama Komisyonunca incelenir. Tapulama Komisyon kararına karşı da 30 günlük süre zarfında Tapulama Mahkemesine dava açılabilir. Tutanağa itiraz süresi geçirilmişse tapulama tutanağı, komisyon kararına karşı dava süresi geçirilmişse Tapulama Komisyon kararı kesinleşir. Bu süreler zaman aşımı ya da hak düşürücü süreler değildir. Bunlar tapulamanın çabuklukla amacına uygun biçimde oluşturulması ve bir an önce sicillerin meydana getirilmesi için tanınmış kısıtlayıcı ve kendine özgü sürelerdir. Bu süreler geçirildiği taktirde açılacak davalar Tapulama Mahkemesinde görülmez. Bu tür davalara Tapulama Kanunun 31. ve 52. maddeleri hükümlerince genel mahkemelerde bakılır. Olayda davacı bu süreleri geçirmiştir. Bu nedenle mahkemenin görevsizlik kararı vermesi doğrudur. Ancak, mahkemece görev yönünden dava dilekçesinin reddine ve dosyanın görevli Van Asliye Hukuk Mahkemesine verilmesine ve tutanaklarla ekli komisyon kararlarının kütükler Tapu İdaresine devredilmemiş ise Tapulama Müdürlüğüne, aksi halde Tapu İdaresine devrine karar vermek gerekirken, davacıyı yeniden dava açmaya mecbur eder biçimde yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz isede; bu yanlışlığın düzeltilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hüküm fıkrasından (davacının dava açmakta muhtariyetine) ibaresi çıkartılarak yerine (dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın görevli Van Asliye Hukuk Mahkemesine, tutanakların da kütükler Tapu İdaresine devredilmemişse Tapulama Müdürlüğüne aksi halde Tapu İdaresine verilmesine) sözleri yazılarak hükmün bu biçimde düzeltilmiş haliyle ONANMASINA ve 766 sayılı Tapulama Kanunun 74. maddesi uyarınca 50 lira onama ilam harcının temyiz edenden alınmasına 18.11.1975 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.