 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1974/417
K: 1974/501
T: 15.03.1974
DAVA : Yeğenbey vergi dairesi müdür muavini bulunduğu sırada kanunen yapmaya mecbur olduğu şeyi yapmak için A.S.den 1000 lira rüşvet almaktan sanık M.E.A.nın yapılan yargılaması sonunda TCK.nun 212/1, 59 ve 227/son maddeleri gereğince iki sene altı ay ağır hapsine ve müebbeten memuriyetten mahrumiyetine dair ANKARA 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nden verilen 27.12.1973 tarihli ve 973/271-387 sayılı hükmün süresi içinde Duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmesi şartı yerine getirilmesi üzerine mahallinden gönderilen dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye tevdi kılınmakla 9.3.1974 Cumartesi saat 9.30 da duruşma günü tayin olunarak sanıkla vekiline davetiye gönderilmiştir.
Belli günde Yargıçlar duruşma salonunda toplanarak Yargıtay C.Başsavcı yardımcılarından C.O. hazır olduğu halde oturum açıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık adına gelen Avukat Y.Ö den huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yolunda olduğu anlaşıldıktan sonra Yargıtay C.Başsavcı yardımcısının uygun görülen talep ve mütalaası dairesinde sanık hakkında duruşmalı inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhimi olunduktan sonra işin açıklanmasına dair Raportör Üye tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör üye rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık vekili temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün bozulmasını istedi.
Yargıtay C.Başsavcı yardımcısı hükmün tebliğname gibi ONANMASINA talep eyledi.
Son sözü sorulan sanık vekili savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşma 15.3.1974 Cuma saat 16.00 ya bırakılmıştır.
Belli gününde oturum açıldı; Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu :
Bazı cürümlerden dolayı memurlar ve şerikleri hakkında takip ve muhakeme usulüne dair 1609 sayılı kanunu 1. maddesi bu maddede saydığı suçlardan dolayı memurun muhakematı kanununun cari bulunmadığını belirtmiştir. 1609 sayılı kanunun 2. maddesinde bu kanuna göre takibi gereken suçlarda ilk tahkikat mecburi tutulmuştur. İlk tahkikatın mecburi tutulması keyfiyeti memurlar hakkında teminat niteliğindedir. 1609 sayılı kanun 20.5.1930 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu tarihte Mer'i olan ceza kanuna göre adiyen zimmet irtikap, rüşvet ve suçlar asliye mevaddından idi. Buna rağmen bu suçlar 1609 sayılı kanunun 2. maddesi gereğince ilk tahkikata tabi kılınmıştır. Bu itibarla CMUK.nun 1696 sayılı kanunla değiştirilen 171. maddesinin ilk tahkikatı savcıların takdirine bırakan hükmü 1609 sayılı kanunun 2. maddesinde yazılı olduğu üzre mecburi olarak ilk tahkikata tabidir.
Bu itibarla :
İlk tahkikat yapılmadan duruşma icrasiyle hüküm verilmesi kanuna aykırı ve sanığın temyiz itirazları ile vekilinin duruşmalı tetkikat sırasındaki savunmaları bu bakımdan yerinde olduğundan diğer yönler incelenmeksizin onama isteyen tebliğname ve mütalaasının reddiyle hükmün bu sebepten CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA depo parasının geri verilmesine 15.3.1974 tarihinde oybirliğiyle karar verilerek Yargıtay C.Başsavcı yardımcılarından C.O.nun hazır olduğu halde sanık vekilinin gıyabında tefhim olundu.