 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1974/1151
K: 1974/822
T: 24.04.1974
- KANUN DIŞI YAKALAMA VEYA TUTUKLAMADA TAZMİNAT
- BELGE EKSİKLİĞİ
- İAŞE BEDELİ
ÖZET: 1 - 466 yasa uyarınca tazminat isteyen davacının dilekçesini, mahkemenin belge eksikliği nedeni ile başlangıçta reddetmesi gerekir; bu durumda sözü geçen yasanın 2 nci maddesinde gösterilen üç aylık süre içinde yeniden başvurarak şekil eksikliğini tamamlıyabilir. Sonradan ortaya çıkan durumda davacı kusurlu sayılamaz. Bu bakımdan dilekçenin reddi doğru değildir.
2- Cezaevi iaşe bedelinin ödeme biçimi ayrı bir yasa ile başka usul ve işleme tabii olması nedeniyle davacının iaşe bedelinin ödemiş olup olmadığını gösteren belgeyi dilekçeye eklemesine gerek yoktur.
(466 s. KDYTK m. 2/1)
Satmak maksadiyle uyuşturucu maddelerden esrar bulundurmaktan sanık olup (MALATYA) Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda beraatine karar verilen M. K.'nin haksız olarak tutuk kaldığı günler için 466 sayılı kanun gereğince maddi ve manevi tazminatın hazineden alınarak kendisine verilmesine mütedair açtığı dava üzerine yapılan inceleme sonunda gerekli belgeleri eklenmeyen dava dilekçesinin reddine dair (ELAZIĞ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 24.4.1973 tarihli ve 972/1 sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi şartı yerine getirilmesi üzerine mahallinden gönderilip C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye tevdi olunan dava evrakı incelenerek gereği düşünüldü:
Ceza Genel Kurulunun 17.12.1973 gün 973/1 -45 esas ve 814 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere mahkemenin belge eksikliği nedeni ile dilekçeyi başlangıçta reddetmemiş olmasıle ortaya çıkan durumda, davacının bir kususu yoktur. Mahkeme dilekçeyi bu yönden reddetseydi davacı, ikinci maddenin 1 no. lu bendinde gösterilen üç aylık süre içinde yeniden başvurarak şekil eksikliğini tamamlayabilirdi. Bu bakımdan dilekçenin reddine dair kararda isabet görülmemiştir.
Cezaevi iaşe bedellerinin tahsil şekli ayrı bir kanunla başka usül ve işleme tabi olması itibariyle, davacının cezaevinde kaldığı süre zarfında kendisine verilen iaşe bedelini ödemiş olup olmadığını gösteren belgenin dilekçeye eklenmesine de gerek yoktur.
Bozmaya uyulduğu halde gerekli soruşturma yapılmayarak ve kabule görede manevi tazminat isteği için ceza mahkemesinden verilen beraat kararının eklenmesi yeter bulunduğu ve dilekçeye, sözü geçen kararın tasdikli örneğinin eklendiği nazara alınmayarak yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve davacının temyiz itirazları bu itibarla yerinde olduğundan hükmün tebliğname gibi C.M.U.K.nun 321 nci maddesi gereğince (BOZULMASINA), depo parasının geri verilmesine 24.4.1974 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.