 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1974/5485
K: 1974/2852
T: 28.05.1974
DAVA : Davacılar avukatı; orman muhafaza memuru olan müvekkillerinin miras bırakanı Z.E.'nin orman yangını sırasında vazife başında öldüğünü ileri sürerek 145000 lira maddi ve manevi tazminatın alınmasını istemiştir.
Yapılan yargılama sonunda; ölüm olayı, belgelerle sabit olduğundan takdir edilen 25000 lira manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verildiğine ilişkindir.
Temyiz eden: Taraflar avukatı.
Temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - 6831 Sayılı Yasanın 71. maddesi ile konulan kurala göre, orman yangını sırasında ölen kişilerin giderim isteklerinden genel kurallar uygulanır. Genel kuralların uygulanması ile ödevli yargı yeri genel mahkemelerdir. Bu nedenle davacıların miras bırakanı olup orman yangınında görevi başında ölen orman koruma memurunun ölümü yüzünden desteğinden yoksun kalan yakınlarının bu giderim davasının genel mahkemede açmış olması doğrudur.
2 - Yangın söndürme çok ağır çok tehlikeli bir çalışmadır. Yasa koyucu da bu yönü düşünerek 6831 Sayılı Yasanın 71. maddesi ile özel giderim kuralları koymuştur. Orman yangınını söndürme konusundaki bu çok tehlikeli ödev, yasa koyucu tarafından, özel bir kuralla Orman İdaresine verilmiştir. İdare kayalık uçurum, dikyamaçlar ve benzeri çok engebeli yerde de meydana gelebilecekk bu yangınları söndürme ödevini yerine getirirken yönetmeliklere ve durumun gereğine göre; söndürenlerin hayatını tehlikeden uzak tutmak, bir takım tedbirler almak yükümlülüğü altındadır. Bu tedbirler nitelik ve kapsamları yönünden bir sisteme bağlanmış olmasa ve yönetmeliklerle belirlenmese bile idare bu ödevin altındadır. İdare koruyucu gerekli bütün tedbirleri aldığını işin özelliğine göre isbat etme durumundadır. Çok ağır ve tehlikeli işlerde bu tedbirler belirlenmemiş olsa dahi durumun gereği idareye bu konuda neyi yükletiyorsa ve idare bunu yapmamışsa hizmet kusuru ile sorumlu bulunmak gerekir. Bu bakımdan maddi giderime ilişkin raporun içinde yazılı bulunan sözler bilirkişilerce konunun eylemli ve hukuki durumunun kavranmadığını açıkça göstermektedir.
Şehir içi yapılarında meydana gelen bir yangında kusurun varlık ve derecesi yapı tekniği bakımmından bir açıdan belli uzmanlığı olan Teknik Üniversite mensubu öğretim üyelerine incelettirilebilir.
Orman yangınında bir bakıma Teknik Üniversite Okutmanlarına, onların düşüncelerine ihtiyaç duyulabilirse de en doğrusu orman mevzuatı ve ormancılık bilgisi bakımından yeterli kişilerin orman yangınlarında uzmanlığı olanların bu konuda bilgilerine baş vurulması ve az yukarda açıklanan yönetim ödev görevlilerinin görevlerinin sınır ve derecesi hizmetin gereği yangının ve olayın meydana geldiği yerin özellikleri de gözetilerek araştırılmalıdır. Orman işleri dışında her türlü arazide her türlü koşul altında her türlü yangını söndürmede uzmanlığı olanlar varsa bu konudaki tertipler ve tedbirler bakımından da uzmanlıklarına ihtiyaç vardır. O halde bilirkişi raporu ve bunu hazırlıyanların uzmanlıklarının yeterliği benimsenemez. Yangın söndürme tekniği ve ormancılık ve tekniği yönetim ve tekniği ve diğer alanlarda teknik uzmanlardan kurulu bir bilirkişiler kuruluna olay incelettirilerek ve işin özelliği esasen tehlikelerle dolu olması düşünülerek alınacak yeterli bir rapora göre hüküm verilecek yerde yetersiz rapora göre karar verilmesi bozmayı gerektirir.
3 - Davalı yararına eksik vekalet ücretine hükmedilmesi usule aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 2 ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin harçların istek halinde geri verilmesine 28.5.1974 gününde oybirliğiyle karar verildi.