 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1974/4581
K: 1974/4031
T: 01.07.1974
DAVA : Temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dava, Türkiye Maden İşçileri Sendikaları Federasyonu tarafından kendisen bağlı olan maden Başçavuşları Sendikasına karşı açmıştır. konusu tüzüğe göre işçi başına ödenmesi gereken aidatın ödenmemesi nedeniyle Kasım 1969 dan Ekim 1970 sonuna kadar 11 ay içinde ödenmeyen aidat alacağı 21.405,75 liranın saptanmasına ilişkindir. Bu sayının içine 110 lira yalkı maktu aidat da katılmıştır. Dava 12.3.1971 de açılmıştır. Gerçekten davacının dayandığı tüzük onun ileri sürüşünü doğrular niteliktedir. Federasyona belli koşulların gerçekleşmesiyle, örneğin, olayda olduğu gibi aidatın ödenmemesiyle üye sendikayı kihraç edebilmesi ve üye sendikanın yine beli biçimsel aşamaların gerçekleşmesi ile çekilebilmesi hak ve özgürlüğünün tanınmış olması kendiliğinden bu konularda sonuç doğurmaz. bu koşulların gerçekleşmesine rağmen özgür iradenin açıklanıp ulaştırılmamış olması ilişkinin kesilmiş sayılmasını gerektirmez ve bu anlayış ve uygulamanın nesnel iyiniyet koşullarına aykırılığı ileri sürülemez. Dairenin benzeri işlerde uygulaması da bu yoldadır.
2 - Saptama davalarının usulde yeri yoksa da, bu nitelikteki davalar öğretide ve uygulamada belirlenen koşullara göre benimsenmekte, azılmakta ve görülegelmektedir. İçtihadı Birleştirme Kararlarında da yer almıştır. Bilinen esaslara göre öteki koşullardan başka saptama davasının en belirgin amacı davacının bu davanın açılmasında yararı bulunması ve eda davasının açılmasının henüz zamanı gelmemiş olmasıdır. Dava Usulün 368 ve sonraki maddeleri hükmünce bir kanıtlarının saptanması işlemi değildir. öyle olsa idi bu konuda verilen kararın temyiz edilebilme niteliği de bulunmazdı. Davacı belirlenen dönem içinde hukukça haklı olduğu aidat tutarının saptanmasını isterken ilamda yalnız delillerin saptanmasını değil dayandığı tüzük ve yasalar hükümlerine göre ileri sürdüğü miktarın da hukukça istenebilir ve tutarının da belirtildiği kadar olduğunun saptanmasını istemiştir. Oysa az-yukarıda açıklandığı üzere hakkın doğduğu ödenmesi gerektiği, eda zamanı geldiğinin anlaşılması karşısında bu davanın saptama davası olarak gerekli koşulları kapsamadığından hemen reddedilmemiş olması bozma gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde geri verilmesine 1.7.1974 gününde oybirliğiyle karar verildi.