 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1974/4701
K: 1975/575
T: 30.01.1975
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Saruhanlı Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 13.12.1973 tarih ve 562/616 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar avukatı tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 28.1.1975 gününde taraflar avukatları tebligata rağmen gelmediğinden tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar eş ve babaları murisleri K.in İ. in idaresinde İn. Koll. Şrk. ne ait otobüsle yolculuk ederken E. ye ait kamyon çarpma sonucu her iki tarafın kusurlu olduğu bu olayda vefat ettiğini, destekten mahrum kaldırlarından (80000) lira maddi ve tazminatın olay tarihinden kanuni faizile davalılardan müteselsilen tahsillini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar otobüs sahibi kollektif şirket ve şoförü İ.A. otobüsün 1/4 hissesinin başkasına ait olduğunu, esas kamyon maliki hakkında dava açılmadığından tazminatın tamamından müteselsilen sorumlu tutulamıyacaklarını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini ileri sürmüşlerdir.
Diğer davalılar duruşmaya gelmemiş ve cevap vermemişlerdir.
Mahkemece özetle deliller toplanmış tazminata esas olmak üzere bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmış eş hakkında (39642.68) lira tazminata hükmedilmesi raporda belirtilmiş ise de eşin verasetlik hissesi 1/4 bulunduğundan eş için (20.000) A., F, N. için (1800) er liradan (5400) liranın kollektif şirket ve davalı iki şoförden müteselsilen tahsiline olay tarihinden % 5 faiz yürütülmesine fazla talep ile E. O hakkındaki davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı gibi davacılar miras bırakanın ölümü dolayısile destekten yoksun kalmaya ilişkin maddi tazminatı istemişler ve manevi tazminat talebinde bulunmamışlardır. Destekten yoksun kalma tazminatı Borçlar Kanununun 45. maddesinin 2. fıkrası gereğince yoksun kalınan yardımın tazmini amacını taşır. Bu yardımın filhal yapılmakta olması koşulu yoktur. Bugün yapılmasa dahi ileride yapılacağı muhakkak ise tazminata hükmetmek gerekir. Bu yardım infak ve iaşeye taalluk edebileceği gibi yılda bir veya iki defa örneğin bayramlarda verilen hediyelere de ilişkin olabilir. Bu davayı açabilmek için mirasçı olmak ve ölen yönünden nafaka mükellefi bulunmakta şart değildir. Davacının ölenin bir yakını olması yani aralarında yakın ilişkiler bulunması ancak yardımın devamlı veya yapılmasının muhakkak olması yeterlidir. Bu bakımdan nişanlı hatta evlatlık ve hizmetçi dahi koşulları mevcut ise desktekten yoksun kalma tazminatı isteyebilir.
Bu itibarla mahkemenin mirastaki payı gözönünde tutarak karar verilmesi doğru değildir. Miras bırakanın aralarındaki ilişkiye göre kazancının ne kadarını kendine ayıracağı ve davacıların her birinin bu kazançtan ne miktar yararlanabileceklerinin saptanması gerekir. Bundan başka 65 yaş esası (0) yaşındaki yani yeni doğan bir kimse için kabul edilir. Olay tarihinde takriben 53 yaşında olduğu anlaşılan miras bırakan bu kadar süre hayatiyetini ispat ettiğine göre daha ne kadar yaşabileceğinin normal ömür uzunluklarına göre hesaplanması ve tazminatta yaşayabileceği bu sürenin gözönünde tutulması lazımdır.
Yukarda açıklanan esaslar uyarınca karar verilmesi iktiza ederken işin miras payının 1/4 olduğunun çocukların 18 yaşını doldurduktan ve evlendikten sonra yardım görmiyeceklerinin ve miras bırakanın 65 yaşını ikmal edince öleceğinin kabulü suretile yanlış esaslara dayanan bilirkişi raporuna müsteniden karar tesisi isabetli değildir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerden dolayı davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine 30.1.1975 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.