Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1974/3677
K: 1974/3733
T: 17.12.1974
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Salihli As. Hukuk Hakimliğinceverilen 24.6.1974 tarih ve 427/449 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar avukatı tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.12.1974 gününde davacı avukatı N. Çolak ile davalılar avukatı A.N. Yanıker gelip temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : (Salihli Palamut ve Veleks Sanayi T.A.Ş.) murakıbı A. Aktuğan ve K. Akay vekilleri dava dilekçesinde, Arel firması ile davacı şirket arasında yapılan 5.6.1974 tarihli komisyon sözleşmesi ile fabrikalarının imalatı olan veleks (Palamut hülasası'nın ve bu mamul maddenin ham meddesi olan (Palamut Tırnağı)'nın % 4 komisyon ücreti mukabilinde yabancı ülkelere ihracında anlaşmaya varılarak üç parti halinde 260 ton valeks ve 1190 ton tırnak ihraç edildiğini, ilk parti sevkiyatta komsiyon sözleşmesi henüz imzalanmamış olduğundan komsiyon ücretini miktarı yönünden şirket Müdürler Kurulunun 9.6.1964 tarih ve 24/35 sayılı kararı ile yürülüğe giren satış esasları yönetmeliğinin uygulanması ve % 4 nisbetin kabulü gerektiğini, 2. 3. parti sevkiyatta ise komisyon mukavelesine göre yine % 4 komisyon ücreti ödenmesi icap ettiğni, mukavelenin 5. maddesinde firmanın satışları temin etmek için yapacağı masrafların kendisine ait olacağı ve 7.maddesinde açılacak akreditifin mal bedeli karşılığı olarak şirket emrine verileceğinin tespit edildiğini, şirket müdürler kurulu başkanı ve şirket müdürü E. Özbek ile müdürler kurulu üyesi işletme şefi F. Karaova'nın, 6.3.1965 tarih ve 7/14 sayılı müdürler kurulu kararı ile, makul bir sebep yokken sözleşmeyi feshederek Arel firmasına % 4 yerine % 12 komisyon ücreti vermek, satış masrafları firmaya ait iken ve firmanın şirkete bildirdiği düşük satış fiatları ile firmanın fiili satış fiatı olan akreditif fiatları arasındaki fark şirketlerine ait olmak gerekirken bu farkın komisyoncu firmaya ödenmesine karar vermek suretiyle şirkete cemm'an (174.452,79) lira zarar iras ettiklerini belirterek bu meblağın faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar savunmalarında özetle, 1964 yılında vazifede bulundukları sırada şirket elinde 4.000 ton stok valeks bulunduğunu, ancak senede 400 ton satış yapılabildiğini, bazı maların hacizli olduğunu, müstahsilin elinde üç yıllık ham madde bulunduğunu, fabrikanın çalışmadığını, en önemli konunun eldeki stokların satılması olduğunu, bu sebeple liberasyon sistemi yuguladıklarını, ilk safhada reklam ve alıcılara kolaylık yaptıklarını, bu sebeple eldeki stokların satıldığını, komsiyoncunun talebi uygun görülerek satış farkını ödemek maksadı ile komisyon miktarının % 12'ye çıkarıldığını ve uygulama zorluklarını gidermek için mukaveleyi feshettiklerini, aldıkları 6.3.1965 tarih ve 7/14 sayılı kararı, şirket hissesinin % 51'rine sahip Sümerbank Genel Müdürlüğüne gönnderdiklerini, teamüle göre 15 gün içinde karara itiraz edilmediği takdirde kararın yürürlüğe girdiğini, alınan kararın ve uygulamanın şirkete zarar iras etmediğini, olayda ticaret şefi M. Erensoy ve firma sahibi M. Arel'in kusurları olduğundan bunların müdahil olarak davaya katılması gerektiğini ileri sürmüşlerdir.
Mahkemece davalıların görevi aldıkları ve bıraktıkları tarihler tesbit edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılışı ve taleple bağlı kalınarak (174.452,79) liranın dava tarihinden kanuni faizile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Hüküm davalılar tarafından temyiz olunmuştur.
1 - Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı gibi davacı (174.452,79) liranın tahsilini istemiştir. Bunun kalemleri arasında açık bir şeklide vergi iadesi miktarından söz edilmemiştir. Halbuki hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda vergi iadesi de dahil olmak üzere üç kalem halinde yekun olarak (174.601,74) liralık zarardan bahsedilmiştir.Davacı dava ettiği kalemlerle bağlıdır. Sonradan zararın müfredatı değiştirilemez. Bu bakımdan mahkemece talep edilen zarar müfredatı ile bağlı kalınarak tahsil kararı verilmesi için bu yönlerin incelenmesi gerekir.
2 - Davalıların yönetim kurulu başkan ve üyesi olarak sorumluluğuna gelince bu sorumluluğun Türk Ticaret Kanununun 336. maddesinin 5. fıkrası gereğince, görevin ifarazında kasıt veya ihmal sonucu olarak yükümlülüklerine aykırı davranıp davranmamış olmalarına göre tayini iktiza eder.
Davalıların mensubu oldukları yönetim kurulu anonim şirketin yönetim görevini ifa eder. Şirketi temsilen faaliyette bulunan yönetim kurulunun, ticaret şirketinin iştigal konlularına giren bütün faaliyetlerinde (Masiretli bir iş adamı) gibi hareket etmesi lazımdır. Bunu önemli bir kıstası da herhangi bir faaliyetin şirket menfaatına, yararlı olup olmadığıdır. Bu itibarla yönetim kurulu mensuplarınnı sorumluluğunda bu kıstasın esas alınması gerekir. Sorumluluğa karşılık ticari hayatın icap ettirdiği yetkilerin tanınmaması basiretli iş adamı gibi hareket etmek olanağı ortadan kaldırır.
3 - Olayda mukavele ile tespit edilen % 4 komisyonun % 12'ye çıkarılmasının nedeni olarak, şirketin satış fiatı ile ihraç fiatı arasındaki farkını dava dışı Arel firmasına intikal ettirilmesi olarak savunulmuştur. Ohalde bu yön üzerinde de durulması davacı defterlerinin ve gerekirse Arel firmasına ait defterlerin de incelenemsi lazımdır.
4 - Bundan başka savunmada, 1964 yılında 4.00 ton stok mal bulunduğu buna karşılık ancak 400 ton satılabildiği ve stokun eritilebilmes için sorumlulukları iddia edilen komisyon miktarını yükseltilmesi ve satış tenzilatı yapılması gibi tedbirlere başvurdukları ileri sürülmüştür. Şu halde davalılara atfedilen, akdin feshi ve diğer hareketleri neticesinde şirketin gerçekten bir zararının doğup doğmadığının veya bu faaliyetlerin şirket menfaatine olup olmadığının o tarihteki stok miktarı, satış durumu, piyasa ve ihraç fiatları bakımlarından incelenmesi, o yılın önceki ve sonraki yılların bilançolarının gözönnüde tutulması lazımdır.
Bu suretle davalıların basiretli bir iş adamı gibimi yoksa şirket zararına ve keyfi olarak hareket eden kimseler mi oldukları tayin ve takdiredilebilir. Bütün bu hususların ve bu açıdan şirket zararı gerçekleşiyorsa miktarını yetenekli bilirkişiler aracılğı ile saptanması ve sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken mücerret komisyon miktarının arttırılmasına ve satış tenzilatı ile vergi iadesine dayanan bilirkişi raporunun esas tutularak hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
5 - Nihayet dosya arasında anonim şirket genel kurulunun davalılar hakkında dava açılmasını içeren kararına rastlanamadığı gibi, mahkeme kararının gerekçesinde de Genel Kurul kararını ibraz edildiğine ve incelendiğine ilişkin ir ibare bulunamamıştır. Türk Ticraet Kanununun 341. madesi gereğince bu husustaki genel kurul kararı davanın açılması koşuludur.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17.12.1974 tarihinde çoğunlukla karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini