 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1973/5011
K: 1973/5147
T: 24.12.1973
DAVA : Davacının Öğretmenler Bankasından aldığı 10.000 liralık hisse senetlerin yanması nedeniyle yerine yenisinin verilmesi talebinin reddine dair Ankara As. 1. Ticaret Mahkemesince verilen 19.10.1973 tarih ve 189/294 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı avukatı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, Türkiye Öğretmenler Bankasının 500 liralık yirmi adet hisse senedini 1962 yılında temettüünü aldıktan sonra, fabrikasının 1964 yılında yandığı esnada zayi ettiğini, bu itibarla kaybolan hisse senetlerinin iptaline ve yenilerinin verilmesine karar verilmesini istemiştir.
Türkiye Öğretmenler Bankası, mahkemeye verdiği 5.6.1973 tarih ve 10520 sayılı cevabi yazısı ile numaralı bildirilen hisse senetlerinin davacıya verildiğini teyit etmiştir.
Dinlenilen tanıklar davacının fabrikasının yandığını fakat içinde hisse senetlerinin bulunup bulunmadığını bilmediklerini söylemişlerdir.
Mahkemece, Türk Ticaret Kanunun 575. maddesi gereğince zayi olan senetlerin ibrazı için ilan yapılmasına karar verilmiş ve Türkiye Ticaret Sicilli Gazetesinin 14.6.1973 tarih ve 4871 numaralı nüshasında müktazi ilan yapılmıştır.
Bu durumda hisse senedini veren banka davacının asli zilyed olduğunu bildirdiğine göre, ilanda yazılı altı aylık sürenin bitmesi beklenerek Türk Ticaret Kanununun 578. maddesi hükmü gözönünde bulundurulmak suretiyle talep veçhile karar verilmek gerekirken, altı aylık sürenin bitmesi beklenilmeden takriben iki ay önce ve tanıkların beyanlarına ve davacının senetlerin fabrika yangını esnasında yanıp yanmadığını, kendisinin dahi bilemediğini söylemesine dayanılarak, davanın reddi yolunda karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Davacı davasında esas itibariyle senetlerinin zayi olduğu vakıasına dayanmıştır. Bu arada kuvvetli bir ihtimal olarak, fabrika yangınında yanmış olmasını ileri sürmüştür. Ziyandan dolayı iptal kararı verebilmek için senetlerin zayi edildiği yerin isbatı mecburiyeti yoktur. Davacı 1962 yılında temettü aldığını ondan sonra temettü tahsil etmediğini beyan etmiştir. Mahkeme, kanaatini takviye için gerekiyorsa bu yönü dahi araştırabilir.
Bu itibarla davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün bozulması iktiza eder.
SONUÇ : Yukarıda yazılı sebeplerden dolayı hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 24.12.1973 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.