 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1973/4455
K: 1973/4865
T: 06.12.1973
DAVA : Taraflar arasındaki davanın Lapseki As. Hukuk Hakimliğince görülerek sabit olmayan esas davanın reddine ve mukabil dava nedeniyle 13841.24 liranın davacıdan alanarak davalıya verilmesine dair verilen 17.4.1973 tarih ve 18/80 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraflar avukatlarınca istenmiş olmakla, duruşma için tayin edilen günde taraflar avukatları tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı Anonim Şirket de murahhas azalık yaptığını ve bu görevden ayrılmazdan önce 2.11.1970 tarihinde ortağı bulunan şirketle hesaplaşıldığını ve neticede yönetim kurulu kararı ile 42.000 lira alacağı bulunduğunun tesbit edildiği ve bu bakımdan bakiye 17.000 lira alacaklı olduğunu, ayrıca şirket lehine masraflarda yaptığını ileri sürerek bununla birlikte 23.937 liranın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket ise açtığı mukabil dava, gerçekte şirketin davacıda 13.841 lira alacağı olduğundan bahisle bu meblağın tahsilini talep ve dava etmiş ve esasen yönetim kurulundan yalnız davacının ibra edilmediğini ileri sürmüştür. Davacının yönetim kurulu üyesi olarak, murahhas azalık yaptığı anlaşılmış olmasına göre, davacının dayandığı 2.11.1970 tarih ve 15 sayılı yönetim kurulu kararı ile davacının tespit edilen alacağı ve buna mahsuben vaki ödemenin ve davalı şirketin bu kararın hataya müstenit olduğu ve bu itibarla sonradan doğru hesabın yapıldığı yolundaki savunmasının incelenmesi, davacının alacağı kesinleşmiş ve hatta subuta ermemiş ise, talep edilen bakiye davacı alacağının tahsiline hüküm olunması ve istediği masraflara ait alacak kalemlerine ilişkin belgelerin de ibraz ettirilerek davacıya tahsil talebine hak verip vermediğinin araştırılması ve sonucuna uygun bir karar tesisi gerekir.
Davalının mukabil davasına gelince; iddia ettiği alacak kalemlerinin davacının yönetim kurulu üyesi sıfatı ile sorumluluğuna ilişkin olup olmadığı hususu üzerinde durulması ve bu konuda Türk Ticaret Kanununun 333-341. maddeleri hükümlerinin nazara alınması ve yönetim kurulu üyesi sıfatı ile sorumluluğuna müncer olacak davanın açılabilmesi için 341. maddede yazılı şartların gerçekleşip gerçekleşmediğinin tesbiti lazımdır.
Bundan başka davacının katılması ile verilen yönetim kurulu kararı hakkında 332. madde hükmünün de gözönünde tutulması iktiza eder.
SONUÇ : Yukarıda yazılı sebeplerden dolayı davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 6.12.1973 tarihinde oybirliğile karar verildi.