 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu
E: 1945/4
K: 1947/11
T: 09.04.1947
DAVA : Ceza Kanunu'nun şahıslara karşı işlenen cürümlere ait dokuzuncu babında dahil bulunan 455.inci maddedeki umumiyet karşısında, 383 ve 389 uncu maddelerin hususi hükümleri ihtiva ve muayyen hallere taalluk eylediği şüphesizdir. 455.inci madde mutlak surette suç işleme kastı bulunmayan bir şahsın, hataya mülabis hareketlerinden doğan neticelerden, maddedeki cezalarla sorumluluğunu icebettirir. Uyuşmazlığın konusunu teşkil eden demiryolu kazalarında ise, demiryolu vasıtalarına kasten müdahale ve tasaddi sonucunda vukua gelmesi ihtimali olan veya vukua gelen kazalardan 385.inci maddede bahsedildikten sora 389.uncu maddede 455.inci maddedeki kayıtlara uygun bir şekilde ve onunla muvazi olarak tedbirsizlik, meslek veya sanatta tecrübesizlik veya nizam emir ve kaidelere riayetsizlik neticesi kaza vukuuna meydan vermek veya kaza vukubulmuş olmak halinde tatbik olunacak cezalar gösterilmekle ve 383 üncü maddede dahi yine kasta mukarin olmayan ihmali sebeplerle vücut bulacak umumi tehlike, tahribat ve musibetler bahis konusu olmaktadır.
KARAR : Her üç maddenin sevk ve tedvin sebebleri gözönünde bulundurulduğu takdirde hususi hallere taalluku itibariyle demiryolu veya deniz kazalarında mahsus hükümler mevcut iken umumi ve şamil hükümleri ihtiva eden 455.inci madde tatbika medar olmamak icabeder. Bununla beraber bu kazalar behemehal demiryolu vasıtalarına karşı işlenen ihmali veya hatalı hareketlerle meydana gelmiş olmalıdır. Aksi halde yani biri trenin veya demiryolu vasıtalarından birinin bir şahsı çiğnemesi veya her hangi bir vasıtaya zarar vermesi hali, tabiatiyle bundan hariç kalır ve umumi hükümler taşıyan 455.inci maddeye uyan bir suç olur.
SONUÇ : Bu sebeplerle binaen demiryolu vesıtalarının bir kazaya veya kaza tehlikesine maruz kalması halinde nakil vasıtalarına karşı işlenen cürümlere ait ikinci fasıldaki 389.uncu maddenin uygulanması gerekeceğine 9.4.1947 tarihinde bir muhalif reye karşı üçte ikiyi geçen çoğunlukla karar verildi.