 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu
E: 1936/82
K: 1936/5
T: 7.2.1936
İpotekle temin edilip 2280 sayılı kanuna tevfikan tecil olunan bir alacak için borçluya ait diğer malların haczi caiz olup olmadığı hususunda Temyiz Mahkemesi İcra ve İflas Dairesinin 14.6.934 gün ve 3110/3272 sayılı ve 15.10.935 gün ve 5127/5284 sayılı ilamları arasında hasıl olan içtihat ihtilafının halli bu daire başkanlığının 1.12.934 gün ve 617 sayılı müzekkeresiyle talep ve yukarıdaki gün ve sayıları yazılı ilam örnekleri daireye verilmişti.
Bu ilam suretleri teksir ve Heyeti Umumiyeye tevzi edilerek 7.2.936 gününde toplanılacağı bildirilmişti.
KARAR :
Tayin olunan günde toplanan Heyeti Umumiyeye 1. Reis İhsan Ezgü'nün başkanlığı altında kırk yedi zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzakere nisabı tahakkuk ettikten sonra hadise bir kerre de etraflıca Fuat Hulusi Demirelli tarafından izah ve ilgili kanun maddeleri gözönüne konulduktan sonra neticede:
Borç için Gayrimenkul Satışına ve Muvazaaya dair " numaralı kanunun birinci maddesinde bu kanunun neşri tarihine kadar ödenmesi lazım gelen borçlardan dolayı ipoteğin paraya çevrilmesi veya haciz yoliyle gayrimenkul satışlarında artırma bedeli muhammen kıymetinin yüzde yetmiş beşini tutmazsa satış geri bırakılacağı ve kanunda yazılı şartlar dairesinde borç beş sene tecil edileceği ve ikinci maddesinde her yıl sonunda işlemiş faizin tamamı ve borcun yüzde yirmisi ödenmediği takdirde tecil düşerek umumi hükümlere göre icra takibi devam edeceği gösterildikten sonra mezkur ikinci maddede "şu kadarki gayrimenkul satışının geri bırakılması halinde ipotekli alacaklı dahi borçlunun diğer mallarına ve alacak ve haklarına müracaat edebileceği" tasrih edilmiş olmakla tecilden sonra alacaklıların borçlunun kanunen haczi caiz menkul ve sair gayrimenkul mallarına ve alacak ve haklarına müracaat hakkım tanımış ve bu hak ipotekli alacaklılara da verilmiş olduğunu göstermekte ve şu suretle birinci maddedeki borcun tecil olunacağı kaydından alacaklıların tecil müddeti içinde mutlak surette borçlunun menkul ve sair gayrimenkul mallarına müracaat edemeyecekleri kast edilmeyip tecil, artırmada yüzde yetmiş beşi bulmayan gayrimenkulünden başka menkul ve gayrimenkul malları bulunmayan borçlulara münhasır olduğu ve menkul ve sair gayrimenkul malları bulunan borçluların sair mal ve alacak ve haklarına alacaklıların tecil müddeti içinde müracaat edebilecekleri kanunun hükmü iktizasından bulunduğu ekseriyetle takarrür etti.
AYKIRI GÖRÜŞ :
İcra İflas Dairesi Başkanı Fuat Hulusi Demirelli; 2282 numaralı kanunun birinci maddesinde derpiş edilen halde mezkur maddenin cereyan edecek hükmü yalnız satışın geri bırakılması olmayıp borcun beş senelik müsavi taksitlere bağlanmak suretiyle tecili de diğer bir hükümdür. Ancak her hangi taksit zamanında ödenmezse tecilin düşeceği ve bu takdirde takibin umumi hükümlere göre devam edeceği ikinci fıkrada beyan buyrulmuştur. İcra İflas Kanununun umumi hükümlerinden olan kırk beşinci maddeye üçüncü fıkra ile kabul edilen istisna şöyle dursun, hatta haciz yoluyla takipte bulunan alacaklının takibe devamla borçlunun diğer mallarını haciz ettirebilmesi bile kanunun tecil hakkındaki hükmüne aykırı düşmesi için bu üçüncü fıkra hükmü ikinci fıkra mucibince yani taksitin verilmemesi sebebiyle tecilin düşmesi haline münhasır sayılmak lazım gelir. Çünkü akdi veya kanuni vadesi henüz gelmemiş olan bir alacak icrai takip ve haciz mevzuu olamayıp ancak İcra ve İflas Kanununun 257 nci maddesinin ikinci fıkrasında beyan edilen hallerde ihtiyati haciz talebine bir mevzu teşkil edebilir. Kanunun münsecim olan metin ve ruhu bunu iktiza etmektedir. Aksini kabul etmek fikrimce bu metin ve ruhtaki insicam yerine bir tenakuzun mevcudiyetini kabul etmek olur ve muameleleri de teşevvüşe uğratır.