 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu
E: 1935/44
K: 1935/18
T: 26.05.1935
DAVA : Cihati cezaiyece hukuku amme davisiyle birlikte rüyet edilmiş ve karara raptedilmiş ve amme ciheti ahiren neşrolunan 2330 numaralı kanunla affa uğramış davalarda şahsı hak cihetinin ceza veya hukuk mahkemelerinde görüleceğine dair ceza daireleriyle 3. Hukuk Dairesi aralarında çıkan ihtilafın içtihat tevhidi suretiyle halli Başmüddeiumumilik yüksek memuriyetinin 9.1.934 tarih ve 85 numaralı müzekkeresiyle 3. Hukuk Dairesi Yüksek Reisliğinin 25.4.1934 tarih ve 363 numaralı tezkeresiyle talep ve ihtilafa esas olan bu baptaki ilamlar daireye tevdi kılınmış olmakla 26.5.1935 tarihine müsadif çarşamba gününde toplanan Gen Kurula (48) zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzakere nisabı olduğu tahakkuk ettikten sonra söz alan:
ÜYE İ. ERTEM: - Hususi bir encümen halinde toplandık. Bu müzakerede verdiğimiz karar, hukuk dairesinde bulunan arkadaşlar buna kani olmadılar.
BAŞKAN SAİT: - İki noktadır. Af kanunu cezaiyunun tasavvur ettiği mahiyette bir af kanunu değildir. Af Kanununu okursak bu meydana çıkacaktır. (Ceza Kanununun 110. maddesi okundu) 120. maddesi hükmüne göre ceza mahkemesinde rüyete başlanan ve hüküm altına dahi alınan hakkı şahsı davasının yine ceza mahkemelerinde intacı hükmü kanun iktizasından olmakla.
BAŞMÜDDEİUMUMİ NİHAT : - Yeni af kanunu gelinceye kadar sadır olan kararlar başkadır. Bu bizim için çok ehemmiyetlidir. Hey'eti Umumiyeye müracaat ettik. Affı umuminin yalnız hukuku ammeye, yalnız hukuku şahsiyeye taalluku yoktur. Bizim buna hakkımız yoktur. Hatta vazııkanunun da hakkı yoktur. O kadar eshabı istihkaka başka mahkemelere müracaat etmelerine karar vermiştir. Hukuku şahsiyeye lahik olmuş bir hükümdür. Müruruzaman farkından kabul edilebilir. Bir hüküm dava mahiyetinde ise Mahkemei Temyize gelmeğe lüzum yoktur.
Hukuku şahsiye başkadır, hüküm başkadır. Bir hükümde hukuku şahsiye temyiz edilmiş ise bunu nazara almak mecburiyetindeyiz. Dava halinde bulunan bir hadise ile bunu ayni mahiyette telakki edemeyiz. (İtirazname okundu)
Beraete müntehi olan hukuku şahsiye mes'elelerinde bakmağa salahiyetimiz olmadığına karar vermek lazım gelir.
Biz yalnız Temyizden geçen 30 veya 40 bin kişi düşünüyoruz. Halbuki bize gelmeyen yarım milyon iş vardır. Bay Saidin buyurdukları gibi hukuk mahkemelerinin bu kararlara ittibaa da mecburiyeti yoktur.
Bence, basit mes'eledir. Mafevk mahkemesince hüküm kaldırılmadıkça ikinci def'a hukuk mahkemesince tetkik edilemez.
ÜYE İ. ERTEM : - Başmüddeiumuminin okuduğu kararlar te'cil kararlarıdır. Evet hukuku şahsiyeyi bu noktadan bakmak. Af Kanununun ikinci maddesinin;
BAŞKAN HALİL İBRAHİM : - Başmüddeiumumi feragat halinde hukuku şahsiyeden temyiz tetkikatı yapıldığı halde hadisemizde niçin yapılmadı, diyorlar.
Beraette böyle değildir. Müddeii şahsi olan adam suçun mevcut olduğundan temyiz etmektedir.
Af Kanunu karşısında böyle değildir. Müddeii şahsi affa tabi değildir, deseydi tetkik ederdiler.
BAŞKAN FUAT HULUSİ : - Affı umumiden evvel verilip kat'ileşen hükümler de vardır. Hukuk daireleri bir hüküm vardır, yeni dava şeklinde bakmam deyecek, biz de bunu kabul edersek affı umumiden sonra müddet geçmek suretiyle kat'ileşmiştir. Diğer ciheti de tetkik edilmek lazım gelirdi. Fakat bu sıra geçmiştir, daireler buna bakmamıştır.
Tasdik etmiyorum demek, nakızdan başka bir şey değildir.
Kaziyyei muhkeme teşkil etmeyecektir. Emrivaki vardır. Zımnen nakız demektir.
BAŞKAN KAZIM : - Affı umumi cürmiyeti izale eder, hukuku şahsiyeye müessir olmaz. Binaenaleyh ceza mahkemesi hukuku şahsiyeden de bir hüküm vermiş ise bu cihetten tetkikat yapılır. Tasdik veya nakız edilir. Tasdik edilirse mesele yoktur. Nakzedilirse ait olduğu hukuk dairesine gider.
Bizim bildiğimiz esaset bundan ibarettir. Ceza mahkemesi hukuk hakimini takyit etmez ise de bu işlerde mademki cezada bir hüküm verilmişti, o halde hukuk hakimini takyit etmesi lazımdır. Ahkamı umumiyeye tevfikan noktai nazarımızı teşrih edecektir.
3. Hukuk Dairesinin kararındaki isabet derkardır.
ÜYE ŞEFKATİ : - Mutazarrır olanlar müdahil ve şahsi davacı olursa kanun cürümden mutazarrır olan kimselere vermiştir, varislere bu hak verilmemiştir. Kanundan bu anlaşılıyor. Kanunumuza müdahil faslındaki bir kaç madde alınmamıştır. Ancak hukuku amme davası zımnında hukuku şahsiyeye bakarlardı.
BAŞMÜDDEİUMUMİ NİHAT : - Daire bu işleri tetkike salahiyettarmıdır ? Hüküm varken tetkikata mahal yoktur, deyen daireler tetkikatı temyiziyeye ait esas arıyorlar, müddet ve şerait arıyorlar. Salahiyetleri olmadığı takdirde bunu da aramamak lazımdır.
Hukuku şahsiye cihetinden niçin salahiyetleri olmasın, beraet kararının hukuku umumiye ciheti temyizi kabil değil, diğer ciheti tetkik edilmektedir.
BAŞKAN HALİL İBRAHİM : - Binanın içine girmek için kapıyı açmak lazımdır. İşte biz de şart ve müddeti ararız. sonra içini tetkik ederiz.
BAŞKAN SAİT : - Bana bir suç isnat edildi, diyor.
BİRİNCİ BAŞKAN : - Cürmiyetin kalkması itibariyle onun zımnında hukuku şahsiyeyi tetkik edemeyiz, diyoruz.
Af Kanunundan evvel çıkıp kat'ileşen hükümlere hadisenin şümulü yoktur. Biz temyizi tahkikat safhası addediyoruz.
Hüküm yoktur, diyoruz. Aksini kabul edersek iş değişir. Biz yok dedikten sonra hukuk dairesi nasıl vardır diyebilir. Hükmü veren biz hüküm yoktur, diyoruz.
BAŞMÜDDEİUMUMİ NİHAT : - Hadisede iki tazminat vardır. Hukuk kanunu çıkmış hukuku amme cihetine hüküm yoktur. Evet doğru, hukuku şahsiyeden yoktur diyebilirmiyiz, hayır deyemeyiz. Temyiz bir hükmü ya tasdik eder veya nakzeder.
Hukuku amme ciheti yok demekle hukuku şahsiye de yok demek temyizin ilim vasfiyle te'lif edilemez. Bundan evvelki aflar ne olacaktır?
BİRİNCİ BAŞKAN : - Tevhidi içtihat şeraiti yoktur. Zımnen bozulmuştur.
BAŞKAN SAİT : - Baş Başkan İhsan geçen def'a cereyan eden sözleşmede 3. Hukuk Dairesinin sözü ekseriyet teşkil etmiş olup ve bu kerre de çokluk vücuda geleceği meydanda ise de ceza dairelerinin kararları çıkmış ve sahipleri salıverilmiş olduğundan geriye şamil olmayacağı ve bu suretle reye vazedileceğini söylemekte ise de zaten ihtilaf kararlar arasında meydana gelen kararların birbirine aykırı olmasından ileri gelmesine ve tevhidi içtihattan maksat dairelerde yekdiğerine olan dosyalar hakkında bir karar vereceğine bağlı bulunmasına göre tevhidi içtihattan kanunun aradığı maksat ketum tutacağından bundan evvelki celsede reye konulduğu veçhile ceza daireleri kararlarının veya 3. Hukuk Dairesi kararının doğru olup olmadığının reye konmasını isterim demeleriyle reye konuldukta:
Ceza Daireleri kararları, mahiyetleri itibariyle bozmayı muhtevi bulunmalarına binaen bu bapta 3. Hukuk Dairesince temyiz tetkikatı yapılması icap eylediğine ikinci oturumda ekseriyetle karar verildi.