 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1971/243
K: 1974/1380
T: 18.12.1974
DAVA : Taraflar arasındaki ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Rize Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/7/1970 gün ve 966/23 E. 970/527 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 21/11/1970 gün ve 5785 - 6312 sayılı ilamiyle, (1 - Dava Konusu yerlerden 41 parselin çay bahçesi olduğu davaya konu süre içinde de bu vasfı muhafaza etiği cihetle işgal tazminatının gayrimenkulün bu niteliğine göretesbiti gerektiği halde taşınmaz tarla itibar edilerek ecrimisil tayininin, 2. Dava 9 parça gayrimenkule ait olduğu halde çay bahçesi tetkike konu yapılıp diğerlerinin karar dışında bırakılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davacılar vekili av. H.S.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 1 - Medeni Kanunun 619. maddesi uyarınca "mahalli örfe göre bir şeyin esalı bir unsurunu teşkil eden, o şey telef veya tahrip, yahut tağyir edilmedikçe andan ayrılması kabil olmayan cüzüler o şeyin mütemmim cüzüleridir." O halde bir arz üzerine dikilen şeyler bu arza sıkı bir biçimde bağlı iseler yani telef yahut tahrip edilmeden veya bozlmadan aradan ayrılamıyorsa ve bu bağlılık aynı amaca yönelik olarak devamlılık gösteriyorsa o şeylerin arzın mütemmim cüzü olarak kabulü zorunludur. Medenikanunun yukarıda sözü edilen maddesinin ilk hükmüne göre de "bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütün mütemmim cüzüleri ne de malik olur. "Bu nedenlerle mahkemece özel dairenin çay bahçesine ilişkin bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2 - Çay bahçesi dışında kalan taşınmazlar yönünden bir karar verilmesi gerekirken hiç bir karar verilmemiş olması isabetsizdir. O halde direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarını kabulü ile direnme kararının özel daire bozma karında gösterilen nedenlerle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 429. maddesi gereğince bozulmasına birinci görüşmede yeterli çoğunlk sağlanamadığından 18/12/1974 günüde ikinci görüşmede salt çoğunlukla karar verildi.