 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:1970/7-497
K:1974/396
T:12.04.1974
* DEVLET DAVALARINDA TEMSİL YETKİSİ TAPULAMA MAHKEMESİNİN GÖREVİ - GENEL MAHKEMENİN GÖREVİ- GÖREVE İLİŞKİN HUSUSLARDA KAZANILMIŞHAK
ÖZET : 1 Tapulama tesbitine karşı hazine adına milli emlak müdürü tarafından itiraz edilmiş ve buna göre tapulama mahkemesince işin esas sı incelenerek karara bağlanmıştır.
2 - Oysa, 4353 sayılı yasanın 18 ve 19. maddelerine göre defterdara resmen vekalet etmedikçe veya özel biçimde yetkili kılınmadıkça milli emlak müdürü hazineyi temsil edemez.
3- Hazine vekilinin duruşmada davacı Olduğunu bildirdiği sırada itiraz süresi geçmiş olduğuna göre, uyuşmazlığın genel mahkemece çözülmesi gerek ir.
4- Göreve ilişkin hususlarda kazanılmış hak tan söz edilemiyeceği ve davanın her safhasında resen dikkate alınması gerektiği gözönünde tutularak görevsizlik kararı verilmesi zorunludur.
(4353 s. Devlet Davalarının Takibi Usulüne Dair K m. 18, 19)
Taraflar arasındaki tapulama tesbitine itiraz davasından dolayı 9.9.1965 tarihli bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; krokide (A) harfiyle gösterilen yerin davalı, geri kalan parçanın ise hazine adına tesciline dair Sarıyer Tapulama Mahkemesinden verilen 19.6.1969 günlü kararın incelenmesi davalı F. T. tarafından istenilmiş olmakla Yargıtay 7. Hukuk Dairesince keşfin yetersizliği yönünden karar bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece, bazı sebep ve düşüncelerle önceki kararda direnilmişti.
Temyiz eden: davalı vekili.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnmeyi kapsayan son hükmün süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği düşünüldü:
Uyuşmazlık konusu parselin davalı adına yapılan tapulama tesbitine karşı İstanbul Defterdarlığı adına Milli Emlak Müdürü tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz ve dava işlerinden Hazinenin kimler tarafından ve ne suretle temsil edileceği 4353 sayılı kanununun 18 ve 19. maddelerinde açıklanmıştır. Buna göre Milli Emlak Müdürü resmen Defterdara vekalet etmedikçe veya özel bir suretle yetkili kılınmadıkça Hazineyi temsil edemez. Dosyada bulunan 6.6.1969 tarihli karşılık yazıda bu hususta temsil yetkisi verilmediği, ancak Defterdarın işlerinin çokluğu nedeniyle Tapulama tesbitlerine itiraz dilekçelerinin Milli Emlak Müdürü tarafından imza edildiği bildirilmiştir.
Bu itibarla olayda tapulama tesbitine itiraz eden Milli Emlak Müdürünün hazineyi temsil yetkisi bulunmayıp hazine vekilinin duruşmada davacı olduğunu bildirdiği tarihte itiraz süresinin geçtiği, uyuşmazlığın çözümlenmesi görevinin genel mahkemeye ait bulunduğu, göreve ilişkin hususlarda usulen kazanılmış haktan söz edilemiyeceği ve davanın her safhasında resen dikkate alınması gerektiği gözönünde tutularak görevsizlik kararı verilmek gerekirken işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenlerle direnme kararının bozulması gerekir. Bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine gerek görülmemiştir.
Sonuç: Temyiz itirazlarının kabulüyle direnme kararının yukarda açıklanan nedenlerle HMUK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesine şimdilik gerek olmadığına 12.4.1974 gününde oybirliğiyle karar verildi.