 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1969/512
K: 1971/209
T: 31.03.1971
DAVA : Dosyadaki yazılara, Hükmün dayandığı delillere gerektirici sebeplere ve davacının biletini vapurda alacak olduğunun anlaşılmasına göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacı davalıya ait vapurun iskeleden ayrılmakta olduğunu hatta kısmen ayrılmış bulunduğunu ve vapura geçişi sağlayan seyyar iskelenin alındığını gördüğü ve yerler ıslak olduğu halde koşarak vapurun bacasına atlaması ve gemi adamlarının ellerini uzatarak yapmak istedikleri yardımı reddetmesi olayın vukuundan davacı için ağır kusur teşkil eder. Davalı idareye gelince : Gemi adamlarının davacının vapura binmesine engel olmayarak bilakis yardım için ellerini uzatmaları da davalı idarenina kusurunu teşkil eder. Bu duruma göre bilirkişilere, davalının kusuru ile davacının daha ağır olan kusurunun nispetleri tesbit ettirilerek ona göre tazminata hükmedilmek gerekirken, davacının kusurunun cüz'i ve davalının kusurunun ağır olduğunun kabulüyle yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi olayın sureti cereyanına aykırı ve davalı vekilinina temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde görüldüğünden hükmün gösterilen sebeblerden dolayı bozulmasını kapsayan 4.5.1967 gün ve 1029/1885 sayılı ilamın karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davacı İlhan Arın vekili tarafından istenilmekle, yeniden incelenerek; Bilirkişiler davacının hareket tarzını kusurlu görmekle beraber raporda açıklanan düşüncelerle kusurun davalı idareye raci olduğunu, belirtmiş, mahkeme ise davacıdan % 10 oranında kusur görerek buna göre hüküm tesis etmiş bulunmaktadır. Mahkemece davacının kusurlu olduğu sonucuna varıldığını göre bunun oranının yine uzman bilirkişiler aracılığı ile tayin ve tesbiti cihetine gidilmek icap eder. Temyiz olunan hükmün sadece bu gerekçe ile bozulması icap ederken bozma ilamında davacı için ağır kusur mütalaa eden görüş bir yanılma eseri olup karar düzeltme isteği bu bakımdan yerinde bulumaktadır.
Bozma ilamında gösterilen bozma sebebinin yukarıda açıklandığı şekilde düzeltilmesine 1172/1844 sayı ile 1.4.1968 gününde karar verilip yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; bazı sebeb ve düşüncelerle eski hükümde direnmeye karar verilmiştir.
KARAR : Dava, davalı idarenin gerekli tedbirleri almaması sonucu, olay günü vapura binmek isteyen davacının ayağı vapurla iskele arasına sıkışması sonucu 4 parmağının kesilmesine ve % 19 nisbetinde malul kalmasına sebebiyet verilmesi nedeniyle fazla talep hakları mahfuz kalmak üzere 15.000 lira maddi 15.000 lira manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkemece, dava kabul edilerek 15.000 lira maddi, 15.000 lira manevi tazminattan re'sen kabul edilen % 10 müterafik kusur nisbeti düşüldükten sonra 27.000 lira tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş karar davalı vekilinin temyizi üzerine yargıtay özel dairesinde; Olayda davacının ağır kusurlu bulunduğu nedeniyle bozulmuş ve ancak davacı vekilinin karar düzeltme isteği üzerine bozma nedeni; olayın vukuunda davacının % 10 kusurlu olduğu mahkemece kabul edildiğine göre, kusur oranının ancak uzman bilirkişiler aracılığı ile tayin ve tesbiti cihetine gidilmek gerekeceği şeklinde değiştirilmek ve bozma ilamında davacı için ağır kusur mütalaa eden görüşün bir yanılma eseri olduğuna da işaret olunmak suretiyle yeniden bozmaya gidilmiş ise de mahkeme önceki kararda direnmiştir.
Gerçekten, 2.31965 günlü uzman bilirkişi raporunda davalı idare ve gemi adamları % 100 kusurlu görülmüştür. Mahkeme bu rapora rağmen davacıda % 10 oranında müterafik kusur görerek, tesbit olunan tazminattan aynı oranda indirim yaparak hüküm tesis etmiş, davacı hükmü temyiz etmediğinden % 10 müterafik kusur davacı yönünden kesinleşmiş ve ancak davacının ağır kusurluluğu da söz konusu bulunmamış olmakla beraber olayın mahiyetine göre davacının müterafik kusur oranının tesbiti ancak uzman bilirkişiler aracılığı ile kabil olup, mahkemece re'sen tayini cihetine gidilmesi usule ve kanuna aykırı bulunmuş ve özel daire bozma ilamına bu itibarla uyulmak icabederken önceki hükümde direnilmesinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile direnme karanının yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, çoğunlukla karar verildi.