 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1968/6224
K: 1968/8954
T: 20.06.1968
DAVA VE KARAR: Gerçi, dava; mahkemenin belirttiği üzere, olay tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre 1 ila 10 yıllık zamanaşımına bağlıdır. Ne var ki zamanaşımı, hukukça bir itiraz değil, bir def'idir. Ve bu bakımdan mahkemece re'sen gözönünde tutulamaz. Davada, davalı taraf zamanaşımı def'inde bulunmamıştır. 21.10.1966 günlü layiha, açık olarak, dava dilekçesini tavzihi hedefini gütmektedir. Layihada, aradan 10 yıl gibi uzun bir zaman geçmiş olmasından söz edilmesi, zamanaşımı def'ini tazammun etmeyip tamamen gerekli bilgiyi elde etmekteki müşkülatı belirtmeye yöneltilmiştir. Bu gibi kullanılan ifadelerde, amacın açık bulunduğu durumlarda, ifadelerin geçerli sayılabilecek şekilde yorumlanmaları da tecviz edilemez. Bundan başka, dava dilekçesinde zamanaşımını def'inin ileri sürülmesi imkanını verecek bütün bilgi mevcut olduğu için, bu yoldaki bir imkansızlıktan dolayı zamanaşımı def'inin kulanılmadığı da söylenemez. Esasen davalı normal kanuni süresinden sonra da zamanaşımı def'inde bulunmamıştır. O halde, temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 20.6.1968 gününde karar verildi.