 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1967/9694
K: 1967/11699
T: 12.12.1967
DAVA : Dava, iş sözleşmesinin haksız bozulması sebebiyle ihbar, kıdem, takdiri tazminat isteğinde ibarettir.
Davalı şirket vekili verdiği 16.12.1966 günlü karşılık dilekçesinde, davacının kaçakçılık suncunu işlemiş ve işyerine ardı ardına iki gün gelmemiş olmasından ötürü İş Kanununun 16. maddesi uyarınca bozulduğunu bildirmiştir.
KARAR : Dosyadaki belge ve bilgilerden davacının Amerikan pazarından kaçak mal dışarıya çıkarmak isterken yakalandığı, bu kaçakçılık suçundan tevkif ve bilahere Af Kanunu sebebiyle tahliye edildiği ve bu yüzden işyerine iki gün ardı ardına gelmediği ve iş sözleşmesinin iş Kanununun 16. maddesine dayanılarak bozuludğu anlaşılmıştır.
Gerçekten davacının kaçakçılık yaptığı Amirakan pazarı, davalı şirketin işyerinin dışındadır. Ancak şirket, Amerikan Silahlı Kuvvetleri adına iş yapmaktadır. Davacının kaçakçılık suçunun, davalı şirketin iş aldığı Amirakan Silahlı Kuvvtleri (Tuslog) nezdindeki itibarını etkileyeceğini kabul etmek gerektir. Bu yüzden davalı şirketin davacının eylemini, kendi işyerinin emniyeti ile ilgili görerek iş sözleşmesini İş Kanununun 16. maddesinin 2. bendinde yazılı sebeplerle bozumasında kanuna aykırılık yoktur.
Öteyandan davacı kaçakçılık sebebile uğradığı kavuşturma yüzünden işyerine ardı ardına iki gün gelmemiştir. İşyerine iki gün gelmemek iş sözleşmesinin bozulmasını muciptir. Nitekim, davalı vekili, karşılık dilekçesinde kaçakçılık ve işyerine iki gün gelmemek sebebilerine dayanılarak bozulduğunu açıklamıştır.
İncelenen belgelerden iş sözleşmesinin sadece kaçakçılık suçundan ötürü bozulduğunu anlamak mümkün değildir.
O halde, davacının kaçakçılık suçundan iş sözleşmesinin bozulmasının mümkün olamayacağı kabul edilse bile, diğer sebepten yani işyerine iki gün ardı ardına gelmemek sebebinden bozuldğu kabul edilmelidir.
Mahkeminin, kaçakçılık suçunun davacının çalıştığı işyeri dışında olduğu ve iş sözleşmesinin işyerine ardı ardına iki gün gelmemek sebebiyle bozulmamış bulunduğu gerekçesiyle davalının savunmasını reddederek isteği hüküm altına alması usule ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebepten BOZULMASINA, 12.12.1967 tarihinde karar verildi.