 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1967/5377
K: 1967/5485
T: 12.06.1967
DAVA VE KARAR: 1- Yapılan soruşturmaya, toplanan delillere ve kararın dayandığı gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır.
2- Dava, hukuki nitelikçe, belli süreli hizmet sözleşmesinin bu süre dolmadan işverence bozulmasından dolayı istenilen tazminata ilişkindir. Şu hale göre Borçlar Kanununun 325 inci maddesinin gözönünde tutulması zorunludur. Anılan madde hükmüne göre, "İş sahibi işi kabulde temerrüd ederse işçi taahhüt ettiği işi ifaya mecbur olmaksızın mukaveledeki ücreti isteyebilir. Şu kadar ki, yapamadığından dolayı tasarruf ettiği yahut diğer bir işle kazandığı veya kazanmaktan kasten feragat eylediği şeyi mahsup ettirmeye mecburdur." Bu hüküm, davalının isteği olup olmadığına bakılmaksızın mahkemece doğrudan doğruya (re'sen) uygulanması gerekir. Zira hakkın doğumuna ilişkin istekler, teknik anlamda def'i olarak nitelendirilemezler.
Bundan başka davacı, mahsup savunmasında bulunamk ve savunmasını isbat etmekle de yükümlü değildir. Tersine, iş sözleşmesinin süresinden önce bozulduğunu iddia eden davacı, bu bozmadan dolayı gerçek zararını ve dolayısıyle, zararından indirme yapılmasını gerektiren bir kazancın olmadığını isbatla yükümlüdür. Davacı bu konuda delil göstermezse davacının iş araması durumunda aynı veya pek yakın şartlarla ne kadar süreyle iş bulabileceği, bu işten kazancının ne olacağı, bu nitelikte iş bulamayacaksa tasarruf ettiği süre içinde herhangi surette kazanç sağlayıp sağlayamayacağı ve sözleşmenin bozulması sonucu yaptığı gider tasarrufu, araştırılmak ve bu konuda bilirkişi düşüncesine başvurmak icap eder. Ancak böyle araştırma sonucunda davacının kazanç sağlaması ve giderlerinden tasarruf yapması ihtimalinin söz konusu olmadığının anlaşılması halindedir ki, sözleşilen süre sonuna kadar geçen devreye ilişkin ücret hüküm altına alınabilir; aksi halde, anılan madde gereğince indirim yapılması gereklidir.
Davacı, avukattır. Sözleşmenin bozulduğu tarihten sözleşilen sürenin bitim tarihine kadar dört buçuk yıllık bir süre vardır. İstanbul gibi bir yerde bir avukatın bu kadar süre içinde hiç bir kazanç sağlıyamaması ve giderlerinden tasarruf yapamaması nedenleri gereği gibi belirtilmeden ve bu konuda hiç değilse bilirkişi incelemesi yapılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ve dolayısıyla, bu yönü hedef tutan temyiz itirazları yerindedir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda 2 nci bendde yazlı sebeplerden dolayı davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan 121.00 lira temyiz harcının istenildiğinde ilgiliye geri verilmesine 12.6.1967 gününde oybirliğiyle karar verildi.